Benim adım aybaşı İntikamcısı. Ayda dört gün çalışırım. Bununla sorunu olan var mı? | Open Subtitles | الحيض المنتقم، أعمل أربعة أيام في الشهر، أتمانعون؟ |
Bu çok saçma. Eğer aybaşı beyin tümörünün belirtisiyse o zaman vakit geçirmeden kemoterapiye başlayayım. | Open Subtitles | هذا سخف، إن كان الحيض من أعراض سرطان المخ |
Benim kramplarıma yardımcı olmak için İnternet'ten regl konusunda araştırmalar yapmaya başladı. | TED | و لمساعدتي في تقلصاتي، أخذ بالدخول إلى الأنترنت ليتعلم أكثر عن الحيض. |
Bulduklarını benimle paylaştıkça, kendimin regl ile ne kadar az bilgim olduğunu gördüm. | TED | و عندما شاركني بنتائج بحثه، تحققت من قلة ما أعرفه شخصياً عن الحيض. |
Elbette hepimiz tutmuşuzdur, ama onlar her gün tutuyor. Ergenlik çağında adet görmeye başladıklarında artık pes ediyorlar. | TED | جميعنا قمنا بذلك من قبل، لكنهم يفعلون ذلك كل يوم وعندما يصلون سن البلوغ و يبدء الحيض يصبح الامر لا يطاق. |
Psikologlarca yapılan en yaygın tanımı yumurtlama ve adet dönemleri arasındaki olumsuz davranışsal, bilişsel ve fiziksel semptomlardır. | TED | وكما تُعرّف غالباً من قبل علماء النفس، على أنها تتضمن أعراضاً سلوكية وإدراكية وجسدية سلبية منذ فترة الإباضة حتى الحيض. |
Henry, kızların ikisinin de regli üç yıl gecikti. Tamam mı? | Open Subtitles | هنري, الحيض متأخر عن الفتيات بثلاث سنوات, حسنا؟ |
Şimdi aybaşı dönemi mi? | Open Subtitles | هل أتاها الحيض ؟ |
Ama o aybaşı kanamamdı. | Open Subtitles | لكن هذا كان دم الحيض |
aybaşı. | Open Subtitles | الحيض. |
Dostum, ilgin için teşekkür ederim ama ben regl olayımı önceden hallettim. | Open Subtitles | أنظري أنا أقدر قلقك لكن أنا في الحقيقة أقوم بالتغطية وقت الحيض |
Bazen daha uç vakalarda, ancak çok da nadir değil, açıklığı dikiyorlar ki kız sadece idrar yapabilsin veya regl olabilsin. | TED | وفي حالات قليلة وغريبة، يقومون بخياطة فتحة المهبل بحيث تتمكن الفتاة من التبول و الحيض الشهري فقط، |
Ben de 13 yıl boyunca bu kısıtlayıcı gelenekleri bizzat yaşadım. Taa ki partnerim Tuhin'le bir tartışmam regl ile ilgili algılarımı değiştirene kadar... | TED | و قد تابعت دينياً جميع هذه العادات المقيدة لفترة 13 سنة، حتى غيرت مناقشة مع شريكي، توهين، تصوري عن الحيض بشكل نهائي، |
Sorunu daha iyi anlamak ve çalışmak için regl hakkındaki cahillik ve bunun nedenleriyle ilgili bir yıllık bir araştırmaya başladım. | TED | و كي ندرس -- لفهم المشكلة أكثر. فقد أخذت يحثا لمدة سنة لدراسة نقص الاهتمام والمعرفة حول الحيض والسبب الحقيقي وراءه. |
Bir çizgi roman yarattık. Bu çizgi romanda kahramanlar bu hikayeleri yaşıyorlardı ve kızları regl ile eğlenceli ve sürükleyici bir şekilde eğitiyorlardı. | TED | فقررنا أن نبدع كتاباً مصوراً، حيث تمثل الشخصيات الكرتونية هذه القصص و تثقف الفتيات عن الحيض بطريفة ممتعة و مشوقة. |
Hindistan'ın çeşitli bölgelerinde yapılan bir araştırmaya göre, ilk adet görme yaşındaki 10 kızdan 3'ünün reglden haberi yok. | TED | أظهرت البحوث في مختلف مناطق الهند بأن ثلاثة من كل عشر فتيات غير واعيات بطبيعة الحيض عند بدايات دوراتهن الشهرية الأولى. |
adet dönemi temizliği, üreme yolu enfeksiyonları için ciddi bir risk faktörü. | TED | إن النظافة عند الحيض هي عامل يحمل مخاطرمهمة لالتهابات الجهاز التناسلي. |
Kızlar, büyümeyi ve adet dönemi temizliğini ondan öğreniyorlar. | TED | ومن خلالها، تبدأ الفتيات بمعرفة الجوانب المختلفة للبلوغ و طريقة التعامل مع الحيض بشكل نظيف. |
Olabileceğimi düşündüm ama test negatif çıktı ve regli oldum. | Open Subtitles | ظننت ذلك، لكن... جاءت النتيجة سلبية، و أنا في الحيض |
Bulduklarımı Tuhin'le paylaştım ve şöyle düşündük: regli kızların kendi başlarına anlayabilecekleri ve ebeveynlerin ve öğretmenlerin genç kızlarla rahatça adet hakkında konuşabilecekleri bir şey yaratabilsek hoş olmaz mıydı? | TED | شاركت توهين نتائج دراساتي و فكرنا: ماذا لو ابتدعنا شيئا لمساعدة الفتيات على فهم الحيض بأنفسهن -- شيئا يساعد الآباء و المعلمين للحديث عن الدورة الشهرية براحة مع الفتيات الصغيرات؟ |
(Gülüşmeler) (Alkış) Bu çizgi roman, regli bir tabu olmaktan çıkardı. | TED | (ضحك) (تصفيق) لقد ساعد الكتاب المصور في خلق بيئة حيث توقف الحيض عن كونه من المحرمات. |