"الخاسرين" - Translation from Arabic to Turkish

• ezik
• kaybedenlerin
• kaybeden
• kaybedenlerle
• eziklerin
• zavallı
• eziklere
• Ezikler
• eziklerden
• kaybedenleri
• zavallılarla
• kaybedenler

Bizim gibi eziklere bebek bakıcılığı yapmakta takılı kalman senim de gerçek bir ezik olduğun anlamına gelir.
أنت منحصر معنا تجالس الأطفال الخاسرين مما يجعلك الخاسر الحقيقي

Fakat bunun politik olarak zor olmasının sebeplerinden birisi sadece kaybedenlerin değil, kazananların ve kaybedenlerin olması.
لكن إحدي الأسباب إنه صعب سياسيا, أنه هناك رابحون و خاسرون, و ليس كل الخاسرين

Yarışma bitti, başka aday yok, kaybeden herkese teşekkür etmek isterim.
إنتهت المباراة , لن يشترك أحد بعد أريد شكر كل الخاسرين

Bizle mi yoksa, kaybedenlerle mi takılmak istiyorsun?
سواء تُريد البقاء معنا أو مع أولئك الخاسرين

Ona eziklerin işlerini yarım bıraktığını söyleyip doğru yolu gösterebilirsin.
يمكنك تعرفيها أن الأنسحاب هو للجبناء الخاسرين دفعها للأتجاة الصحيح

İyilik yapmaya çalışıp başarısız olan zavallı kişiler onlar.
فاعلي الخير أولئك هم مجموعة من الخاسرين البائسين

Eğer Alabama'daki şişko eziklere ya da Iowa'daki ev hanımlarına bir sürü boktan şey satmak istiyorsanız onların hayallerini dürtün.
إذا كنت تريد بيع حفنة من حماقة غير مجدية الخاسرين الدهون في ولاية ألاباما وربات البيوت بالملل في ولاية ايوا،

Haydi çocuklar, bir avuç ezik kimmiş onlara gösterelim!
هيا يا جماعة ,لنريهم من هم الحفنة من الخاسرين

Yasal güçleri olan çocuklar bizi ezik olarak görüyordu.
كيدز مع السلطة شرعي يعتقدون بقية منا الخاسرين.

Bugün ezik tiplerin saçmalıklarıyla fazla uğraştım.
تَعْرفُ ما؟ كَانَ عِنْدي a بطن كامل فضلاتِ مِنْ الخاسرين اليوم.

kaybedenlerin kendilerini öldürmesi gerektiğine inanırlar.
يَعتقدونَ أن الخاسرين يَجِبُ أَنْ يَقْتلَوا أنفسهم

Arama başına değersiz bir 25 dolar için alemdeki bütün kaybedenlerin dikkatini çekecek.
و لأجل خمسة و عشرون دولاراً للمكالمة سيجعل أكثر الخاسرين في العالم يستمعون له

Geçmişteki ekonomik dönüşümlerden biliyoruz ki eğer dikkatli olmazsak kazanandan çok kaybeden olacak.
وندرك من خلال التحولات الاقتصادية التي حدثت في الماضي أنه إذا لم نتوخى الحذر، فإن أعداد الخاسرين ستفوق أعداد الرابحين

Aynı zamanda bu yarışmada kaybeden olmadığını da söylemeliyim.
وأود أيضا أن أقول، في هذه المسابقة، لا توجد الخاسرين.

Ben o kaybedenlerle beraber değilim.
كيل.. ! أنا لست مع هؤلاء الخاسرين

Şu eziklerin en büyük kalabalığı topladığına inanamıyorum.
لا أَستطيعُ أن أصدق بأن أولئك الخاسرين أنضمُّ إليهم الحشدِ الأكبرِ.

Fakir bir mıntıkadan Oyunlara katılan zavallı birinin, okçuluk yeteneği, siyah saçları ve son moda tek örgülü saçı ile insanları isyana teşvik edip başkanlığımı yıkmasına ve aynı zamanda bunun gişe rekorları kırmasına izin vermeyeceğim.
لا أريد بعض الخاسرين من المناطق الفقيرة ليدخلوا الألعاب و يقوموا باثارة الجماهير مع مهاراتها في الرماية و شعرها الأسود

Özel bir şeyiniz varsa, onu paylaşmak, saklamak ya da sizin kadar yetenekli olmayan diğer eziklere üzülmek zorunda değilsiniz.
إذا كان لديكم شيء مميز ليس عليكم أن تشاركوه أو إخفاءه أو تشعرون بالأسى على الخاسرين الذين ليسوا موهوبين مثلكم

Korkuyorsun çünkü Ezikler ordunu yenmem çok uzun sürmeyecek.
أنت خائفة لأنك تعرفين أنه لن يأخذ وقتاً طويلاً لأسلب منك جيش الخاسرين الخاص بك

Bu eziklerden işe almazlar demiştim sana.
أخبرتك بانهم لم يكونوا ليوظفوا هؤلاء الخاسرين

Bizi kazananlar ve kaybedenler olarak ayırıyor ve sonra da şanssızlıkları için kaybedenleri suçluyor.
نموذج يصنفنا كرابحين وخاسرين، ومن ثم يلوم الخاسرين على سوء حظهم.

Ben zavallılarla konuşmam.
أنا لا أتحدث مع الخاسرين أمثالك

Gerçekten, bugün iki bitiş çizgisinin birbirine karışmasıyla ortaya çıkan karışıklıktan dolayı kaybedenler ve kazananlar arasında bir fark yok.
بصدق، اليوم، كان هناك لا الخاسرين والفائزين لا منذ كان كل من خطوط النهاية متشابكة في هذه الفوضى غير مقدس.