"الخجل" - Translation from Arabic to Turkish

• utangaç
• utanıyorum
• utangaçlık
• utanmaz
• utanıyorsun
• utanma
• çekingen
• utanılacak
• utanıyor
• utanmana
• utançtan
• utanacak
• utanç
• utancı
• utandım

Yetenekli olduğunu biliyordum ama o utangaç, tatlı görünümün altında böyle güçlü bir kendine güven olduğunu hiç bilmiyordum.
أنا أعني , أعلم أنك موهوب لكن لم يكن لدي أدنى فكرة أن تحت هذا الخجل , يوجد خارجك هذه الثقة الفولاذية الجميلة

Doğruyu söylemek gerekirse biraz utanıyorum, tatlım. - Benden mi?
أشعر ببعض الخجل من أن أقول لك الحقيقة يا عزيزتي

Neyse, herhalde bir çok sebebi olabilir. Reddedilme korkusu, utangaçlık.
قد يكون اي من الاسباب التالية الخوف من الرفض,الخجل ربما

Ve sen utanmaz kız Bu masumlukla nasıl bu kadar içten olabiliyorsun?
وأنت يا عديمة الخجل كيف تصبحى حميمة هكذا مع هذا الأبيض؟

Çünkü, işin gerçeği, Pierre, benden biraz utanıyorsun.
في الحقيقة، بيير، لديك بعض الخجل مني.

Kızlar cinsel organlarına dair bir utanma duygusu sergilediler.
أعربت الفتيات عن إحساس الخجل حول أعضائهن التناسلية.

"Ateşli zevkin çekingen filizleri davetsiz yolculuklarına başladı.
بزعت لذتهما كمحلاق التفاح الشتوي الخجل وبدآ رحلتهما المفاجئة

Hangimizin nevrotik olduğuna gelirsek, biz analistlerin bir parça nevrozun utanılacak bir şey olmadığı konusunda anlaştığımızı sanıyordum.
فمن منا مصاب بالعصاب ، أعتقد بان كلانا متفقين بان العصاب البسيط لا يجب الخجل منه

utangaç olmanın hiçbir anlamı yok bebeğim. Evindesin.
لا فائدة من الخجل عزيزتي, انتي في دياركِ

utangaç olmayı. Geçen akşam utangaç değildin.
توقفي عن الخجل, لم تكوني خجلة طــوال الوقت

Kendimi biraz utangaç hissetmeye başladım.
نعم ، وانا بدأت اشعر ببض الخجل

Çünkü kıyafetimden çok utanıyorum.
أنه يحجبك عنى لأنى شديدة الخجل من تنكّري

Şey, pek sağlam değil ve biraz utanıyorum aslında. Cumartesi Gecesi şovunda sahne alıyorum.
حسنا، انها ليست ثابتة جدا وأنا نوع من الخجل.

Eski utangaçlık reddedilme korkusundan geliyordu.
الخجل السابق كان خوفا من الرفض.

Seni ilk gördüğüm zaman, kendi kendime dedim ki bu kız utangaçlık hastalığı olan biri olsa da bu süveterlerin ve şapkanın altında - üstünde kaç tane vardı?
المرة الأولى التى رايتك فيها , ..... كنت اقول لنفسى بالرغم من أنَّ هذه البنتِ تَعاني مِنْ مرضِ الخجل...

Seni utanmaz adam! Her zaman beni korkutuyorsun!
سونيل أنت عديم الخجل دائماً تخيفني هكذا

Baş başayken neden bu kadar utanıyorsun?
لم هذا الخجل بيننا؟

Hadi ama, utanma. Koy ver gitsin.
هيا الآن لا تكونى خجولة هيا إبدأى واتركى الخجل

Belki de bizim çekingen bilgisayar çocuğu pek te çekingen değilmiş.
ربما الفتى الخجول لم يكن بهذا الخجل

Annem utanılacak bir şey olmadığını söyledi.
امي قالت انه امر لا يجب الخجل منه

Belki benden utanıyor. O benim sevgili kardeşimdir.
ربما أن أخي الصغير العزيز ينتابه الخجل مني

Hayır. -Hızlı bir ilişki istiyorsan utanmana gerek yok.
ليس من الضروري الخجل اذ تريد أضافة بعض البهارات لعلاقتنا

Sessizliğime son verdiğim gün, kendimi utançtan arındırdım.
فى اليوم الذى أنهيت فيه صمتى حررت نفسى من الخجل

utanacak kadar nezakete sahip olmana sevindim.
حسناً , انني مسرور لأنك تمتلك نعمة الخجل

Babamın bana yaptığı gibi onlara utanç verdiğimi görmeden önce ölmeyi tercih ederim.
أتمنى أن أموت قبل أن أرى الخجل يبدو عليهم مثلما فعل أبي بي

Sizde veya sevdiğiniz birinde para utancı varsa şöyle görünür:
وهذا ما تبدو عليه أنت أو شخص ممن تحبونهم عندما يكون لديكم الخجل من المال.

Bu gösteride olmayı kabul ettiğim için utandım. Sirk garibesi gibi hileyle akıllarını çelmekten utandım.
الخجل من كوني معروضة للمشاهدة ، الخجل من القيام بالحيل مثل مهرجي السيرك