| Doku nakli, yanak yapını korurdu. | Open Subtitles | ويبدو أن الغضاريف المنحنية قد حافظت على بناء الخدين |
| Ben hep kontrol altındayım, tatlı yanak. | Open Subtitles | انا متحكمة دائما يا صاحب الخدين الجميليين |
| Küçük, şişman, neşeli kırmızı yanaklı biriydi. | Open Subtitles | وكان جولي الصغيرة، أشداء،، مع أحمر الخدين. |
| Yanakları balon gibi şiş, kırmızı gözler, ve bir yürüyüşü var ki sanki birisi kıçına kızgın demir ile değmiş gibi. | Open Subtitles | منتفخ الخدين. أحمر العينين، وكان يسير كما لو شخصاً ما ألقي بتعويذه عليه ليصيبه بالمرض |
| yanaklara da daha çok allık. | Open Subtitles | أعتقد أنك بحاجة إلى لمسة بودر على الخدين |
| Ange, elmacık kemiklerinin üzerindeki doku değerlerini çene hattına kadar düşür. | Open Subtitles | أنجيلا, هلَا أنقصتي من عمق الأنسجة فوق عظم الخدين إلى حد الفك |
| Kasıtlı bir yürüyüş yanaktan öpücük demek parkın içinde bir yürüyüş oral seks demek. | Open Subtitles | هل هناك شيء أخر؟ في البدايه قبل على الخدين ثم يأتي دور النهائي |
| Bu yanaklar orada olursa faydası dokunurdu. | Open Subtitles | وذلك سيساعد إذا كانن هذين الخدين هناك |
| - Sanki yanakların ortasından geçti. - Tam ortadan. Pek acıtmadı. | Open Subtitles | نعم يبدو بأنها أصابتني بين الخدين هي لا تؤلم بذلك الحد |
| Rekabetten hoşlanmam tatlı yanak. | Open Subtitles | أنا لا احب المنافسة.. يا ذات الخدين الرائعين |
| yanak dokularının arkasında çiviler, başımda basınç oluşturabilecek bir tür alüminyumla mı sabitleştirildi? | Open Subtitles | فبإستثناء زراعة الخدين دكتور بوميرانز هل صنعت هذه المسامير من أي نوع من الألومنيوم قد يكون سببا في هذا الالم الذي اشعر به في رأسي؟ |
| yanak yok, burun yok, direk dudaktan. | Open Subtitles | -ليست على الخدين أو الأنف. بل على الشفاه |
| Hamster yanaklı birini arıyoruz ve önde iki ayağı olan. | Open Subtitles | وهو الخط بمثابة اللعبة الحين. نحن نبحث عن شخص ما مع الخدين الهامستر ، الأنف مثل أودري هيبورن واثنان من سفح الجبين. |
| Hem kovboy şapkası takmış, al yanaklı çocuklara kim karşı koyabilir ki? | Open Subtitles | ومن يقاوم طفلا متورد الخدين يرتدي قبعات رعاة البقر |
| O pembe Yanakları ile buradan çıkarken ne kadar heyecanlı olduğunu görmedin mi? | Open Subtitles | ألم تلاحظي قط أنه هرول من هنا مسرعاً كل وردي الخدين ومتحمس؟ |
| Bence bu Yanakları acıyana kadar gerebilirsin. | Open Subtitles | وأعتقد أن ما في وسعنا مجرد دفع تلك الخدين جديد حتى انه لامر مؤلم، فقط قليلا. |
| Şu kocaman yanaklara bak. Şuna bak. | Open Subtitles | أنظري صورتك عندما كنت تلك الطفلة الجميلة معبأة الخدين |
| Şu yanaklara bak, ak ile al savaşa tutuşmuş! | Open Subtitles | مثل هذه الحرب من الأبيض والأحمر داخل الخدين! |
| Kafasatı çok kötü hasar görmüştü, belirgin yüz özellikleri-- elmacık kemiği boyutları, burun kemeri, kafatasının arkasının ölçüleri-- | Open Subtitles | كانت جمجمتها متضررة جداً ...و لكن المؤشرات العرقيَة مثل... عظم الخدين, القنطرة الأنفية ..... |
| Kasıtlı bir yürüyüş yanaktan öpücük demek parkın içinde bir yürüyüş oral seks demek. | Open Subtitles | هل هناك شيء أخر ؟ في البدايه قبل على الخدين ثم يأتي دور النهائي |
| - Bu yanaklar orada olacak. | Open Subtitles | هذين الخدين سيكونون هناك |
| Gül gibi yanakların var. | Open Subtitles | انت وردية الخدين |
| Bazen böyle yapıyorum ben çünkü yanaklarını güzelce uyuşturuyor. | Open Subtitles | لا, بعض المرات أفعلها بهذه الطريقة ...,لأنه تجعل أعراض الثمالة تبدو على ...الخدين بشكل رائع و لكن |
| "'mahkumun gözbebekleri fırlayıp yanaklarına düşer... | Open Subtitles | ... لدرجة أن مقل العيون تجحظ على الخدين... |