"الخروجِ" - Translation from Arabic to Turkish

• çıkış
• dışarı

30 kat boyunca başka bir çıkış yok.
30 طابق فوق. لا وسائلَ أخرى مِنْ الخروجِ.

Tam oradaki "çıkış" işaretini takip ederek yardımcı olabilirsin.
أنت يُمْكِنُ أَنْ تُساعدَني بالمتابعة تلك إشارةِ الخروجِ الصَغيرةِ هناك.

Sen en son ne zaman üzerinde... beyin ya da kemik olmayan yüksek hızlı bir çıkış serpintisi bulmuştun?
عندما آخر مَرّة وَجدتَ رشّة الخروجِ العالية السرعةِ بدون دماغِ ولا عظمَ؟

Gel de dedektiflere çıkış yolunu göster.
تعال وأرِ المحقّقيْن طريق الخروجِ.

O kapıdan dışarı çıkarsan sana evden çıkmama cezası veririm!
لا تَتَجرأي على الخروجِ من هذا الباب وإلا تَمت مُعاقبتكِ

Hizmetçimiz esir mi tutulmalı yoksa zorla dışarı mı çıkarılmalı?
هل ينبغي على خادِمتنا أن تظل مُستعبدة أو تُجبر على الخروجِ إلى العالم؟

Büyük çıkış deliği karında.
جرح الخروجِ الأكبرِ، بطن.

Ben askeri okul öğrencisi Devin Johnson ve Topçu Çavuş Johnson'dan izin gelmeden çıkış kurallarını çiğnemem.
ولكنَّني لستُ بولدكـْ إسمي هو التلميذُ العسكري (ديفن جونسون) ولن أخالفَ الإجراء المتبعَ في الخروجِ بدونِ إذنٍ مسبقٍ من (رقيبَ المدفعيّةَ جونسون)

Bu gece dışarı çıkmamızla ilgili söylemek istediğin bir şey mi var?
حول الخروجِ اللّيلة؟

O da dışarı çıkmaktan korkuyor.
لذا هو خائف من الخروجِ