"الخروج معه" - Translation from Arabic to Turkish

• onunla çıkmak
• ona çıkma
• çıkma teklifi
• işim var mı
• çıkma teklif
• Onunla dışarı

Eğer onunla çıkmak istemiyorsan, neden çıkacağını söyledin?
إذا كنتي لا تريدي الخروج معه لماذا قلت بأنك؟

Eğer onunla çıkmak istemiyorsan neden çıkacağını söyledin?
إذا كنتي لا ترتدي الخروج معه لماذا قلت بأنك؟

Yarın Joshua geliyor, ve bende ona çıkma teklifi edecek cesaret yok ona bir mont satacağım ve bunu cebine koyacağım.
جوشوا سيأتي، و ما دمت لا أملك الجرأة على طلب الخروج معه لذا سأبيعه معطف وأضع هذه الورقة في جيب المعطف

Cumartesi akşamı işim var mı diye sordu.
سألني الخروج معه ليلة السبت

Nate sana niye çıkma teklif etti? Arabayla turlamak için mi sadece?
تعتقدين أنه لأن نيد طلب منك الخروج معه ستخرجان بالحي بضعة مرات؟

Bana Onunla dışarı çıkıp çıkmayacağımı sormak için ta Hartford'dan buraya geldi.
لقد قاد طوال الطريق إلى الحانة من هارفورد فقط ليطلب مني الخروج معه

Uçtuğun uçağın pilotuna, onunla çıkmak istemediğini söyleyemezsin.
لا تخبر الطيار الذي يقود الطائرة التي تركبها أنك لا تريد الخروج معه.

Rachel, onunla çıkmak istiyorsan çıkabilirsin.
اذا أردتي الخروج معه يمكنكِ هذا

Ben engel değilim, onunla çıkmak istiyorsan.
أنا لن اقف في طريقك أذا أردت الخروج معه

Derin bir nefes aldım ve ona çıkma teklif ettim.
لذا آخذُ a نفس عميق، وأنا أَطْلبُ منها الخروج معه.

ona çıkma teklif ettiniz mi?
هَلْ طَلبتَ منها الخروج معه لحد الآن؟ لا.

Yarın Joshua geliyor, ve bende ona çıkma teklifi edecek cesaret yok ona bir mont satacağım ve bunu cebine koyacağım.
جوشوا سيأتي ، و ما دمت لا أملك الجرأة على طلب الخروج معه لذا سأبيعه معطف وأضع هذه الورقة في جيب المعطف

Alışveriş merkezindeki garip çocuk bana çıkma teklifi etti havalarındaydım. Tanrı'm.
حسناً , رجل غريب في المجمع التجاري يطلب مني الخروج معه

Bugün bir saat kadar Joshua'laydım, ve bana çıkma teklifi etmedi.
أناكنتمع جاشوالساعةاليوم, وهو لم بطلب منني الخروج معه.

Bugün bir saat kadar Joshua'laydım, ve bana çıkma teklifi etmedi.
أنا كنت مع جاشوا لساعة اليوم وهو لم بطلب منني الخروج معه

Adama çıkma teklif edeceğim.
بيننا مشروع زيتون، هذا يكفي، سأطلب الخروج معه

Bana çıkma teklif etsinler diye.
لذا هم سَيَتّصلونَ ويَطْلبونَ منني الخروج معه. هكذا يُرعبُ هي.

Bu gece Onunla dışarı çıkmak istermisin?
أنتِ، أتريدين الخروج معه الليلة؟

Onunla dışarı çıkabilirsin istediğin kadar.
أذا أردت الخروج يمكنك الخروج معه