"الخليط" - Translation from Arabic to Turkish

    • karışımı
        
    • karışımın
        
    • hamur
        
    • hamuru
        
    • karışımdan
        
    • içine
        
    • karmakarışık
        
    • karışıma
        
    • karışım
        
    • kabilelerde
        
    Savaş başlığı kırılırsa havayla temas edip karışımı ateşler bu da sözde eritilmiş kayaya sarılan zırhı paramparça eder. Open Subtitles حسناً , عندما يتحطم الرأس الحربي الأتصال مع الهواء سيشعل الخليط ينبغي أن نفكك الدرع ونحتمي من الصخور المنصهره
    Sha ve Rachel yeteneklerinin ve tecrübelerinin karışımı yüzünden değil, onların sayesinde bu harika fikirle çıkageldiler. TED أتى شا ورايتشل بهذه الفكرة الفريدة من نوعها ليس على الرغم من بل بسبب الخليط الإنتقائي لمهاراتهم وخبراتهم.
    Bu karışımın istediğiniz maddeyi kopya edebileceğini düşünüyoruz. Open Subtitles ونعتقد أنّ هذا الخليط سيكون المركّب الذي تبحث عنه
    Çoksert, kauçuk bir ıspatulayla kenarları sıyırırken, hamur karışımıyla yumurta akını çırpın. Open Subtitles اخلط بياض البيض مع باقي الخليط مع تنظيف الأطراف بملعقة مطاطية قاسية
    Fırını önceden 350 derecede ısıt 9x13'Iük kek kalıbına biraz un serp sonra hamuru kek kalıbına dök. Open Subtitles سخن الفرن لدرجة حرارة 350 إدهن الدقيق بمقلاة الكيك مقاس 9 في 13 ثم صب الخليط في المقلاة وأنتبه أن لا تنسكب
    İkinci seçenek, karantinada verdikleri karışımdan veririz. Open Subtitles والخيار الثاني: نعطيها ذلك الخليط الذي قد تأخذه في الحجر الصحي
    Böyle ayinlerde kutunun içine kendi resmini koyman gerekir, değil mi? Open Subtitles طقوسكهذه، يجب أن تضع صورتك في هذا الخليط ، صحيح؟
    Bu karmakarışık olaylar içinde, garip bir mantık fark ettim. Open Subtitles في هذا الخليط من الأحداث جاهدت بشكل عشوائي لمعرفة أكثر الأسباب منطقية
    karışıma kulak atınca çok daha güçIü büyüler yapmak mümkündür. Open Subtitles هناك الكثير من التعاويذ التى تعمل جيدا بوجود أذن فى الخليط
    O zaman neden brujo'dan... o karışımı istedin ve neden Boston'a götürüyorsun? Open Subtitles اذا لماذا لم تسأل الروجو ليعطيك الخليط لكي نجلبه إلى بوسطن؟
    Bir çeşit insan ve yunus karışımı. Open Subtitles نوعاً ما من الخليط بين الإنسان والدولفين.
    Florida'da hem satanist hem de yamyam karışımı olan kimseyi bulamadım. Open Subtitles اذن انا لا اجد اي مرصى في فلوريدا الذين يملكون الخليط الرائع لكونهم عبدة شيطان و أكلي لحوم البشر
    Sadece dozajı kaçırır, karışımı doğru ayarlamazsanız. Open Subtitles فقط اذا كانت الجرعة خاطئه يجب ان تجعل الخليط سليم
    Burada gördüğüm tek karışım odadaki bütün elbiselerde olan pamuk/polyester karışımı. Open Subtitles عزيزتي, الخليط الوحيد الذي أراه هو خليط القطن والبوليستر في كل فستان في الغرفة
    Bu çakıllar karışımın olmazsa olmazı. Open Subtitles هذا النوع من الحصي لابد ان يكون داخل الخليط
    Bu jelatinimsi karışımın içinde kabarcık izleri oluşurdu. Kabarcık yok. Open Subtitles آثار فقاعة تشكّل في ذلك الخليط الهلامي لا فقاعات
    hamur her üzümün arasında eşit miktarda kabarıyor. TED يرتفع الخليط بنفس النسبة بين كل حبات الزبيب.
    Ben içeri giriyorum, başımda şapka, başka bir şey yok benim alet şöyle diyor, "hamuru karıştırmanın başka yolu yok". Open Subtitles ثم آتي أنا مُرتديا قبعة طباخ ولا شيئ غيرها... قائلالها: هذه ليست طريقة صحيحة لعجن الخليط ، دعيني أحاول...
    - hazır karışımdan iyi. Open Subtitles هذا أفضل من الخليط
    Demek istediğim, Molly ile aramızdaki şeyi seviyorum. Bir de işin içine çocuk meselesi girerse her şey değişir. Open Subtitles ما اقصده اني احب حقا وضعي ومولي حاليا اذا اضفنا طفلا الى الخليط سيغير كل شيء
    Bu karmakarışık olaylar içinde, garip bir mantık farkettim. Open Subtitles في هذا الخليط من الأحداث جاهدت بشكل عشوائي لمعرفة أكثر الأسباب منطقية
    Bu karışıma bir de kız eklendiğinde hiç şansı yoktu, değil mi? Open Subtitles و حينما أضفتم الفتاة الى ذلك الخليط لم يكن لديها أدنى فرصة أليس كذلك؟
    Kimyasal karışım, titreşirken temiz ve renksiz hemen önünde labaratuar sehpasında kuruluydu. Open Subtitles كان الخليط الكيميائى أمامه على الطاولة نقياً وبلا لون يبنما كان يهتز
    Böyle melezlikler kabilelerde pek saygı görmez! Open Subtitles هذا الخليط لم يحترموه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more