kurumuş kan kokusu, birbirinin etrafında dönen, kirli, çıplak ayak izleri, kızarmış tavuk gibi kokan bu eski ter, önceki gece yapılan dövüşün yerde bıraktığı ılık his. | Open Subtitles | رائحة الدم الجاف أثار الأقدام العاريه تحيط ببعضها بعض رائحة العرق المعتق كرائحة الدجاج المقلي |
-Kaç kere koklarsam koklayayım kurumuş kan kokusuna biri türlü alışamayacağım. | Open Subtitles | مهما كان عدد المرات التي أشم بها هذا إلا أنني لم أعتد قط على رائحة الدم الجاف |
Kamyonetinizde kurumuş kan izi bulduk Bay Lakelin. | Open Subtitles | وجدنا بعض الدم الجاف في عربتك يا سيد لاكيلن |
Ben de, herhangi bir değeri olup olmadığını görmek için kurumuş kanı ıslatmaya gidiyorum. | Open Subtitles | أنا ذاهبة لأعيد تروية الدم الجاف لانظر إن كان له أي ثمن |
Elinin üstündeki kurumuş kanı görüyor musunuz? | Open Subtitles | هل ترى الدم الجاف على بَراجِمه؟ |
kurumuş kanı da, ayna gibi oldu. | Open Subtitles | هذا الدم الجاف يبدو أنه خارج المكان |
Silahta hiç parmak izi yok ama küçük bir parça kurumuş kan vardı. | Open Subtitles | لا بصمات على السلاح لكن هناك تركيز دقيق من الدم الجاف |
Burası kurumuş kan ve kötü kolonya kokuyor. | Open Subtitles | يفوح من هذا المنزل أريج الدم الجاف والعطر الرديء. |
Cinayet yerinde kurumuş kan bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدنا الدم الجاف في مسرح الجريمة. |
Gömleğindeki kurumuş kan lekesi de öyle. | Open Subtitles | ولا الدم الجاف على قميصك. |
Yaklaşık 30 derece sıcaklık kurumuş kanı hemen yumuşatır. | Open Subtitles | ثلاثون درجة، تخفف الدم الجاف بشكل مناسب |