Yeni bir kuş suşunun Kümes hayvanlarını etkilediğini ve aşılar için hiç yumurtamız kalmadığını düşünün. | TED | يمكنكم رؤية سلالة جديدة في الطيور تصيب أسراب الدواجن, و بالتالي لن يتوفر لدينا البيض لصنع اللقاحات. |
Ve siz insanlar bana gelir bana Kümes hayvanlarıyla ilgili söyleyecek önemli şeyleriniz olduğunu söyleyecek olursanız, sizi dinlerim. | Open Subtitles | وإن أتيتم و قلتوا لي أن لديكم شيئاً مهماً لتقولوه عن الدواجن سأنصت لكم، شكراً جزيلاً |
Kümes hayvanlarını düşününce, Amerikalılar, 1930'larda tüm yıl boyunca yediği tavuğu günümüzde bir günde yiyor. | Open Subtitles | في ما يتعلق الدواجن والدجاج الأميركيين يستهلكون حاليا أكبر قدر في يوم واحد كما فعلوا في العام بأكمله في عام 1930. |
Bu küçük antenleri özellikle tavuk ağlarına kuruyoruz. | TED | ننشر فقط هذه الهوائيات الصغيرة بالتحديد على شبكات الدواجن. |
"...böylece binlerce tavuğun yaşamını ve tavuk çiftliklerini kurtardı." | Open Subtitles | وبالتالي توفير مزارع الدواجن حياة الآلاف من الدجاج |
Sanki kümesçiler tüm Tavukları aynı kafese koymuş da yem için birbirlerini gagalamaya başlamışlar gibi. | Open Subtitles | كما يحدث حين يحشر مزارعو الدواجن الدجاج في قفص واحد فتبدأ في نقر كتل لحم من بعضها. |
Yedikleri tavukların isimlerini bilmek isteyen ve kendi elektrikli araçlarını süren bu heriflerin oluşturduğu büyük bir servet var. | Open Subtitles | قد تُصنع ثروة هائلة بواسطة هؤلاء الرجال الذين يقودون سياراتهم الكهربائية و يريدون أن يعرفوا أسماء الدواجن التي يأكلونها |
Bay Pelletier, Belçika Cemiyeti ve Mısır Kümes Hayvanı Üreticilerinden | Open Subtitles | السيد بليتير، من مجمع إنتاج الدواجن البلجيكي المصري. |
Bana Kümes hayvanıymışım gibi davranmaktan vazgeç. | Open Subtitles | حسناً، كف عن الإشاره بقياسات الدواجن تلك |
Büyük bir depo Kümes hayvanlarıyla dolu sıra sıra yüksek binalar üretim yerleri ya da adları her neyse işte... | Open Subtitles | أقول لك بأنه مستودع كبير وصفوف من حظيرة الدواجن الطويلة أو المفرخات، مهما أسميته. |
Çünkü onun gibi birçok küçük köpeğin Kümes hayvanlarına alerjisi vardır. | Open Subtitles | لأن الكثير من الكلاب الصغار أمثالها لديهم حساسية من الدواجن |
Kümes hayvanları endüstrisi bunu artık yapmadıklarını söyleselerde, biz buna inanmıyoruz. | Open Subtitles | صناع الدواجن يدعون أنهم لا يفعلون ذلك بعد الآن ولكننا لا نصدق بذلك |
Bir itirafta bulunmak zorundayım. Kümes hayvanlarından fazla anlamam. | Open Subtitles | لدي إعتراف، لا أعرف الكثير عن الدواجن |
İşte görüyorsun ya, bunu anlatıyorum. Kümes hayvanları... | Open Subtitles | حسناً.هذا هو المقصود الدواجن.. |
Tüm güneybatıyı tavuk yemi ile destekliyor. | Open Subtitles | إنها تُزوّد منطقة الجنوب الغربى بأكملها بعلف الدواجن |
Bu Mr. Monk'un Jimmy Creskow'un kaçırılma davasında tavuk çiftliğinden fidye parasını kurtarmak için koşarken mahvettiği gömlek ve ceketin 34 dolarlık kuru temizleme faturası. | Open Subtitles | أنها فاتورة بقيمة 34 دولار لتنظيف قميص و جاكيت السيد مونك الذي أتسخ خلال ركضه داخل مزرعة الدواجن لأسترجاع أموال الفدية |
Richard Lobb / Milli tavuk Konseyi tavuk endüstrisi, diğer endüstrilere ürünün üretimi, işlenmesi ve satılmasını entegre eden bir örnek teşkil etti. | Open Subtitles | صناعة الدواجن فعلا لها نموذج لتحقيق التكامل والإنتاج والتصنيع وتسويق المنتج |
Bütün et ve tavuk sanayisi peşime düşebilir... | Open Subtitles | الأول يمكن أن يكون اللحم وصناعة الدواجن اتبعني انا حقيقةً |
Hayır. tavuk çiftliğinde çalışmadığı sürece, böyle bir parazit kapmasına imkan yok. | Open Subtitles | لا، لا يمكن أن تصاب به إلا إن عملت بقرب الدواجن |
Bunu çok duymuyorsunuz çünkü kuş gribi insandan insana geçmez ama tüm dünyada tavuk çiftliklerinde her yıl salgın yaşıyoruz. | TED | إنك لا تسمع الكثير عنه لأن إنفلونزا الطيور ليست عدوى تنتقل بين البشر بعضهم بعضًا، ولكنها تتفشى في مزارع الدواجن كل عام في جميع أنحاء العالم. |
Eğer tutuklanırsan Tavukları kim savunacak dostum? | Open Subtitles | أتعلم؟ إن تم سجنك, فمن سيطالب بحقوق الدواجن,ياصاح! |
Artık tavukların başları kesilmeden getirildiğini biliyor musunuz? | Open Subtitles | أتعلم بأنهم يتركون الرؤوس على الدواجن الآن ؟ |