Nansen uluslararası Mülteciler Ofisi, bu uygulanabilir stratejiyi tanımasıyla Nobel Barış Ödülü'nü aldı. | TED | والمكتب الدولي للاجئين حصل على جائزة نوبل للسلام تقديراً لهذ الاسترتيجية القابلة للتطبيق. |
Ve bu arada bütün bunlar uluslararası Astronomi Birliği tarafından yapılıyor. | TED | وهذا كله تم القيام به، بالمناسبة من طرف الإتحاد الفلكي الدولي. |
uluslararası bir ekibin üyesi olarak... uzay gemisi SOJUS 31'le kalkışa hazırım... 26 Ağustos 1978'de, uluslararası bir başarıya ulaştık. | Open Subtitles | أنا جاهز للانظلاق في سفينة الفضاء 31 سويوس كعضو في الفريق الدولي في 26 آب 1978 وصلنا إلى موقع دولي |
David, benim Ulusal Kanser Enstitü'sünde bir konuşmaya davet etti. Anna Barker de oradaydı. | TED | ديفيد حصل لي على دعوة لأعطي محاضرة في معهد السرطان الدولي و آنا باركر كانت هناك. |
International 5:15'te telekonferans istiyor. Harvey aradı... | Open Subtitles | اللقاء الدولي عبر دائرة تلفزيونية مغلقة في الخامسة والربع اتصل هارفي |
FBI, CIA ve Interpol dünya genelinde kanun uygulayıcıların işbirliğini beklemektedir. | Open Subtitles | بالداخل ، لديهم معلومات عن هذا الأمر مكتب التحقيقات الفيدرالي ووكالة المخابرات المركزية ، والبوليس الدولي |
Bunun en sonunda senden kurtulma teşebbüsü olmasını istediğimden değil, fakat bu tip uluslararası pazarlıklar tam olarak senin uzmanlık alanın değil mi? | Open Subtitles | نعم , لا أريد هذا الخروج من الملعب وإبقاء عاتق المسؤولية عليكم لكن أليس هذا نوع من التفاوض الدولي بالضبط حيث مجال خبرتك |
Devrim hakkında konuşur ama tek bildiği uluslararası hukuk çalışmaktır. | Open Subtitles | لكن في الواقع، كلّ ما يهمه هيّ دراساته للقانون الدولي |
uluslararası hukuk belirtiyor ki o torba Birman topraklarının bir parçasıdır. | Open Subtitles | ينص القانون الدولي على أن الحقيبة هي جزء من الأرض البورمية |
Bu şirketin tarihinde ilk kez, uluslararası piyasa, yerli piyasayı geçiyor. | Open Subtitles | لكن لأول مرة في تاريخ هذه الشركة البيع الدولي يتجاوز المحلي |
Ben de uluslararası İşbirliği Takımı'ndan bu işe odaklanacak iki ajan bulacağım. | Open Subtitles | سأمنحك اثنان من عملاء فريق التعاون الدولي لذا ركـِّز على إيجاد الدليل |
Bana teröristleri yakalamam gerektiğini uluslararası bankacılık sistemini yerle bir etmemen gerektiğini hatırlattılar. | Open Subtitles | يذكرونني أنّني يجب أن أقبض على الإرهابيين، لا محاولة تهديم النظام المصرفي الدولي |
Johnny'nin söyledikleri hoşuma gidiyor çünkü bu adam gerçek bir uluslararası girişimci. | Open Subtitles | أنا مثل ما يقول جوني لأن هذا الرجل، هو حقيقي مقاول الدولي. |
uluslararası hukuka göre bu gemi hangi bayrağı çektiyse o ülke hukukuna tabidir. | Open Subtitles | أستناداً الى القانون الدولي هذه السفينة تخضع لقانون الدولة التي تبحر تحت علمها |
Yasallaştırabileceği bir Ulusal hareket için bir yapıya ihtiyacı var. | TED | إنها تحتاج الى الوسائل التي يمكنها إضفاء الشرعية على العمل الدولي. |
Milliyetçilik ve demokrasi, uluslararası hukuk kuralları ve Ulusal haklar. | Open Subtitles | القومية والديمقراطية، القانون الدولي حقوق الأمم |
Maity Ulusal turnuvada oynadı. Onu nasıl yeneceksin? | Open Subtitles | .مايتي لعِب في الدوري الدولي كيف ستتمكن من هزيمته؟ |
Richmond International yoluyla sahte bir Pakistan pasaportu kullanmıştı. | Open Subtitles | بسبب استخدام جوازات باكستانية مزورة عبر مطار ريتشموند الدولي |
Interpol'e sorarım, bakalım deniz aşırı bir aktiflik gözlemlemişler mi? | Open Subtitles | وحرس الحدود. سأتواصل مع الأمن الدولي, انظر ان كان لديهم اية معلومات |
(Video: Hava trafik kontrolörü trafiği yönlendirir) Bu bizim hava trafik kontrolörümüz Kigali Uluslar Arası Hava Alanına çağrı yapıyor. | TED | وحدة تحكم الحركة الجوية توجه حركة المرور هذه هي وحدة تحكم حركة الطيران لدينا تدعوها إلى مطار كيغالي الدولي |
dünya Bankası, Wolfensohn ile birlikte 180 derece yön değiştirdi ve bence dünyanın en güçlü yozlaşma karşıtı organı oldular. | TED | البنك الدولي قد تغير من ساولوس إلى باولوس, و ولفينسون قد أصبحوا, يمكنك القول, أقوى وكالة لمكافحة الفساد في العالم. |
Yani küresel uyuşturucu savaşını rasyonel bir politika olarak değil, yurt içinde yaşanan psikozun uluslararası yansıması olarak düşünün. | TED | ولذلك فكروا بحرب المخدرات العالمية ليس كأي نوع من سياسة عقلانية بل كالعرض الدولي للهوس المحلي |
Davinia gibi dünya vatandaşları dünya Bankasını su ve sağlık hizmetleri için yatırımlarını artırmalarını ikna etmeye yardımcı oldular. | TED | المواطنين العالمين مثل دافينيا ساعدوا في إقناع البنك الدولي. أن يعزز استثماراته في المياه والصرف الصحي. |
dünya çapında yetkili uluslararası kanun adamıyız. | Open Subtitles | نحن من مكتب تنفيذ القانون الدولي بإختصاص في جميع أنحاء العالم. |
...çocuk köleleri kullanılarak çıkartılır. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi... ...buna “kan mineralleri” de demektedir. Çin, Shinjin’de ki... ...bazı bileşen yerlerine ve kapatılmış bir fabrikaya gezide bulundum. Bu yıl içerisinde fabrikada... | TED | و ينجم من قبل عصابات مسلحة بواسطة اطفال مستعبدين. ما يدعوه مجلس الامن الدولي المعادن الدموية . ثم انتقل الى بعض المكونات و انتهى في مصنع في مدينة شين جين في الصين، |
Sizi Lake Tahoe'ya götürmek için Reagan Havaalanı'nda bir Gulfstream sizi bekliyor. | Open Subtitles | جالف ستريم في انتظارك في مطار ريجان الدولي لينقلك الي بحيره تاهو |
Okulum kapandı ve asi orduları tek Uluslarası hava limanını ele geçirince insanlar paniğe kapılıp kaçmaya başladı. | TED | أُغلقت مدرستنا، وحين استولى جيوش الثوار على المطار الدولي الوحيد، دب الذعر في قلوب الناس الذين بدؤوا بالفرار. |