Oraya gidip psikozlu evsiz barksızlar hakkındaki programın gerekliliğini kanıtlamam grekiyor. | Open Subtitles | عليّ الذهاب هناك و شرح برنامجي للمتشردين المختلين عقلياً؟ |
Radyo kulesinin nerede olduğunu söylersen, Oraya gidip, yayını kesip yardım çağırabilirim. | Open Subtitles | لو قلتي لي أين يوجد برج الإرسال يمكنني الذهاب هناك و إيقاف رسالتك و أطلب النجدة |
Senin için söylemesi kolay tabii. Oraya gidip kendini kanıtlamaya çalışmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | ذلك سهلاً بالنسبة إليكِ يا أمي بأن تقولي ليس عليكِ الذهاب هناك و تحاولين إثبات نفسكِ |
Bu da senin ve benim Oraya gidip bu işi halletmemiz gerektiği anlamına geliyor. | Open Subtitles | مما يعني انه انا و انت علينا الذهاب هناك و انهاء الامر |
Oraya gidip onunla konuşabilir misin? | Open Subtitles | هل يمكنكِ الذهاب هناك و التحدث معها ؟ |
Şimdi Oraya gidip kazanmak zorundasınız. | Open Subtitles | إذن عليكِ الذهاب هناك و الفوز فقط. |