Savaşın yıprattığı ülkelerden kaçan insanları alıp onların peşinden gidiyoruz. | TED | نأخذ الذين هربوا من بلدهم التي مزقتها الحرب، ونلاحقهم. |
kaçan mahkûmların yanındaki üç Alman makinelilerle sırtlarından vurulmuşlar. | Open Subtitles | الألمان الثلاثة مع السجناء الذين هربوا كل طلقة في الخلف بمدافع رشاشة |
Peki ya kaçan uzaylılar? | Open Subtitles | ماذا عن الغرباء الذين هربوا من خلال البوابة ؟ |
Kaçanlar, kendilerini kurtların dişleri arasında bulacaklar! | Open Subtitles | أولئك الذين هربوا وجدوا أنفسهم بين أنياب الذئاب |
Kaçanlar hala zihninize bağlıyken elde ettikleri bilgilere sahipler. | Open Subtitles | هؤلاء الذين هربوا مازالوا يحتفظون بالمعلومات التى إستخلصوها من عقولنا |
Güzel haber şu ki, kaçmayı başaran yarım düzine adamla iletişim halindeyiz. | Open Subtitles | الخبر الجيد هو أننا على تواصل مع بعض الرجال الذين هربوا |
Peki onu sana 2009'da kaçan kaçaklardan birisiyle yollasam ne dersin? | Open Subtitles | ماذا لو رددتها لك ومعها اخرى من اولائك التسعة الذين هربوا ؟ |
Raiga-san,Rokusuke'yi yakaladık.O köyden kaçan 3 kişiden birisi. | Open Subtitles | . رايجا, لقد أمسكنا بروكوسي, أحد الثلاثه الذين هربوا من القريه |
Global Dinamik'ten kaçan yırtıcı hayvanları buralarda kovalardım. | Open Subtitles | طاردت خداع المفترسين الذين هربوا من المؤسسة |
Eğer Almanlar, 1933'ten beri buraya kaçan pislikleri geri almak için israr ederlerse, hiç bir itirazım olmaz. | Open Subtitles | إذا الألمان استعادوا السيطرة على الحثالة الذين هربوا إلى هنا منذ عام 1933م، فلن يكون لي أي إعتراض. |
kaçan üç hasta içki yere döküldüğünde odada onun yanındaymış. | Open Subtitles | الثلاثة الذين هربوا كانوا في الغرفة معه عندما تسّرب العقار المخدر |
Borçlarıyla kaçan insanları bulmakta uzmanım. | Open Subtitles | أنا خبير في إيجاد الناس الذين هربوا بديونهم. |
Katar 6. Üssü kaçan Araplar'ın yerini belirledi. | Open Subtitles | القاعدة الرابعة يظنون أنهم لديهم معلومات حول العرب الذين هربوا |
Cadı avlarından Kaçanlar ve Kara Veba'dan ölmek üzere olanların canlarını kullandık. | Open Subtitles | لقد إستخدمنا أرواح الذين هربوا من مطاردة السحره و أولئك الذين يموتون بسبب الطاعون الأسود |
Kaçanlar daha küçük çetelere bölündü. | Open Subtitles | وهؤلاء الذين هربوا إنقسموا إلى عصابات صغيرة. |
Senatörler size söyleyeceğim şudur ki aslanın pençelerinden Kaçanlar yılan zehriyle zehirlenecektir. | Open Subtitles | أعضاء مجلس الشيوخ، وأنا أقول لك. أولئك الذين هربوا مخالب الأسد سيتم مسموما السم من الثعبان. |
Efendim, bir cankurtaran da bile sence Kaçanlar, bunlar koyacak yer bulamaz mıydı? | Open Subtitles | سيدي ، حتى قارب النجاه... أنت سوف تفكر أن هؤلاء الذين هربوا سوف يجدوا غرفة لبعض من ذلك |
Kurtulanlar Kaçanlar ya da en derin deliğe saklananlardı. | Open Subtitles | ...حسناً هؤلاء الأشخاص الذين هربوا ...أو وجدوا مكان ليختبؤا فيه |
Yeremya, kaçmayı başaran az sayıda insandan biriydi. | Open Subtitles | كان (أرميا) واحداً من القليلين الذين هربوا |