Onlar sigorta satın alan insanların parasını tutuyorlar. | TED | لأنهم يحتفظون بالمال لأولئك الذين يشترون خدمات التأمين. |
Cinayet kurbanlarının portrelerini satın alan dedektiflerin özel yaşam kaygıları var mıdır peki? | Open Subtitles | هل المحققين الذين يشترون لوحات ضحايا القتل مطالبون بالخصوصية ؟ |
Basını satın alan kodamanlar bile adaleti hak eder. | Open Subtitles | حتى النافذون الذين يشترون الصحافة يستحقون العدالة |
Tabloları satın alan insanlar, resimlere sahip olduklarını sanırlar. | Open Subtitles | الناس الذين يشترون هذه اللوحات يعتقدون أنهم يمتلكونها |
Takdir edersiniz ki, ...arabalarımızı satın alan erkekler, biraz farklı olmak istiyorlar. | Open Subtitles | السادة الذين يشترون سيارتنا يحتاجون أن يكونوا أثرياء. |
Binayı yapmadan satın alan insanlara indirim yapıyorlar. | Open Subtitles | أعني أنهم يقدمون خصما للأشخاص الذين يشترون قبل أن يبنوا. |
Lakin bunun ötesinde, temel bir ekonomi problemi var ve bunun ortaya çıkmasının nedeni de şu anda gelir dağıtan ana mekanizmayı ve bundan dolayı ürettiğimiz ürün ve servisleri satın alan tüketiciler için satın alma gücünü işlerin oluşturması. | TED | وبخلاف ذلك، هناك أيضًا مشكلة اقتصادية أساسية، والتي ستنشأ لأن الوظائف حاليًا هي الآلية الرئيسية لتوزيع الدخل وبالتالي القوة الشرائية، لجميع المستهلكين الذين يشترون المنتجات والخدمات التي ننتجها. |
- Alamayacakları evi satın alan ahmaklardan. | Open Subtitles | -الحمقى الذين يشترون منازل لا يستطيعوا تحمل مصاريفها |