CA: İklim değişikliğine sahiden inanmayan biri olduğunu söyledi ve bunu yapmaman gerektiğini düşünen bir sürü insan var. | TED | قال أنّه لا يُؤمن بالتغير المناخي، وهناك الكثير من الناس الذين يعتقدون أنه كان ينبغي عليك ألا تفعل ذلك. |
Oyuncak uçaklarla zaman harcadığımızı düşünen şüpheciler ve tenkitçiler konusunda bize düşen payı aldık. | TED | لقد حصلنا على نصيبنا العادل من المتشككين والنقاد الذين يعتقدون أننا مجرد أننا نعبث مع لعبة الطائرات. |
"Fotoğraf makinesinin, ruhunu çalacağına inanan bir Kızılderili değilsin ki." | Open Subtitles | أنت لست من الهنود الذين يعتقدون أن الكاميرا ستسرق روحك |
Sonuç olarak, yozlaşmanın önlenemez... ...olduğuna inanan kişiler de var. | TED | وأخيراً، حسنا، هناك أولئك الذين يعتقدون أن الفساد أمر لا مفر منه. |
Onun Kate Beckinsale olduğunu sanan kişilerin isimlerini vermesini isteyin! | Open Subtitles | إسأليها من هم هؤلاء الناس الذين يعتقدون أنها كيت بيكنسل |
Mandi'nin harika olduğunu düşünenler aslında kimse öyle düşünmüyor güven bana , o sadece yıllardır yapılan sosyal beyin yıkama siz neden hazır değilsiniz hala | Open Subtitles | الناس الذين يعتقدون ان ماندي مذهلة لا أحد بالحقيقة صدقيني انها خلاصة من سنين من غسيل المخ |
Kendisini diğer insanlardan üstün göre insanları sevmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أحب الناس الذين يعتقدون أنهم أفضل من غيرهم من الناس |
Yünün ağaçta yetiştiğini veya peynirin bitkiden üretildiğini düşünen şehirli çocukların olduğunu duyuyoruz. | TED | تعلمون، نسمع عن أولاد المدينة هؤلاء الذين يعتقدون أن الصوف ينمو على الأشجار أو أن الجبنة تأتي من النبات. |
Sanatın sadece sanat müzelerine ait olduğunu düşünen bazı şüpheciler var. | TED | يوجدُ حاليًا بعض المتشككين الذين يعتقدون أن الفن ينتمي إلى متاحف الفن فقط. |
Hayvanlar dünyasının fiziksel bağlantılı olduğunu ve insana özgü çok çok özel bir şeyler olduğunu düşünen bir sürü insan var | TED | هناك الكثيرون الذين يعتقدون ان عالم الحيوان مكان صعب دخوله وأن هناك شيء مميز جدا جدا بخصوص الإنسان. |
Bu herif bu hayvanları... beslemek zorunda olduğumuzu düşünen sosyalist heriflerden biri mi? | Open Subtitles | الذين يعتقدون اننا المسؤلون عن تربية هذه الحيوانات؟ |
Kendi dertlerinin çok önemli olduğunu düşünen insanlar beni deli ediyor. | Open Subtitles | الناس الذين يعتقدون أن مشاكلهم كبيرة جداً يصيبونني بالجنون |
Bu neredeyse aya inişin sahte olduğuna inanan insanların oranı. | TED | وهي ذات النسبة من الشعب الأمريكي الذين يعتقدون أن الهبوط على سطح القمر كان كذبة |
Komplo teorilerine inanan herkes şizofrendir demeye çalışmıyorum. | Open Subtitles | الآن، أنا لا أقول أن جميع الناس الذين يعتقدون في نظريات المؤامرة مرضى بالفصام. |
Olduguna inanan epey insan var. | Open Subtitles | هنالك الكثير من الأشخاص الذين .يعتقدون غير ذلك |
O, hükûmetin sinsi bir örgüt olduğuna inanan insanlardan biri. | Open Subtitles | إنه من هؤلاء الذين يعتقدون... أن الحكومة لهي منظّمة مخادِعة. |
Her şeyi yaptığını sanan herkes, bir adım ileri gider. | Open Subtitles | و كأنه المثل القديم : كل أولئك الذين يعتقدون ان لديهم كل شىء ما زال عليهم اتخاذ خطوة واحدة إلى الأمام |
Genellikle kendisiyle problemi olabileceğini düşünenler soruyor. | Open Subtitles | بالعادة هم الذين يعتقدون أن لديهم مشاكل مع نفسهم |
Tanrı bizi onun işini yapmaya çalışan insanlardan korusun! | Open Subtitles | الحمد لله تنقذنا نصف الاشخاص الذين يعتقدون ان الله يقبل عملهم |
Siyahi olduğum için iyi basketbol oynadığımı zanneden herkesten gına geldi! | Open Subtitles | سئمت من جميع الذين يعتقدون أنني أجيد لعب كرة السلة لمجرد أنني أسود |
Bizi bir avuç aptal gibi görenlerle. | Open Subtitles | الذين يعتقدون بأننا عديمين القيمه |
Buraya gelmekteki sebebiniz ve bizden duymak istediğiniz, acımasız beyazlara diğer yanağınızı dönmeniz gerektiği... ve Amerika'nın tam ortasındaki adaletsizliği göstermemiz... | Open Subtitles | كلا ً منكم من الذين يعتقدون ...بأنكم جئتم إلى هنا ليسمعنا نقول أديروا خدكم الآخر ...لقسوة الرجل الأبيض وهذا النظام من الظلم ...الذى طُبق هنا فى أمريكا |