"الذي أحبّه" - Translation from Arabic to Turkish

    • Sevdiğim
        
    Ama midendeki kelepçeyi aldırdım ve Sevdiğim şirin adam olarak kalmanı sağladım. Open Subtitles لكنّي جعلتهم يفكون ربطة معدتك و يرجعونك إلى الرجل الجميل الذي أحبّه
    Dünyada en çok Sevdiğim insanı kaybettim. Open Subtitles خسرتُ الشخص الذي أحبّه أكثر في هذا العالم
    Ama bitirdiğimde, bunun, o Sevdiğim çorba olmadığını anladım. Open Subtitles ،وعندما انتهيت أدركت بأنه ليس الحساء الذي أحبّه
    Ben Sevdiğim bir insanı koruyordum. Siz yapmaz mıydınız? Open Subtitles .لقد كنت أحمي الشخص الذي أحبّه ألن تفعل المثل؟
    Yani hayali bahanelerine karşılık Sevdiğim dünyayı mı alıyorsun? Open Subtitles لذا أخذت العالم الذي أحبّه كمكافأة على مخيلاتك المهينة؟
    - Yani sen şimdi hayali anılarına karşılık misilleme olsun diye Sevdiğim dünyayı mı alıyorsun? Open Subtitles لذا أخذت العالم الذي أحبّه كمكافأة على مخيلاتك المهينة؟
    Sevdiğim adama ihanet etmemi istiyorsunuz. Open Subtitles هل تطلبون منّي أن أنقلب على الرجل الذي أحبّه
    Hindi güzel görünüyor. Sevdiğim kırmızı şarabı da almışsın. Open Subtitles الديك الروميّ يبدو جميلًا، وأحضرتَ النبيذ الأحمر الذي أحبّه.
    Eğer ölürsem, en Sevdiğim şeyi yapıyor olacağım: Open Subtitles إذا متٌّ، فسأكون أفعل الشيء الذي أحبّه أكثر:
    Öleceksek eğer yanımdaki Sevdiğim adamla savaşarak öleceğim için mutluyum. Open Subtitles إن كنا سنموت فأنا مسرورة بأنّي سأذهب للقتال إلى جانب الرجل الذي أحبّه
    Bu lanet maceraya son vereceğim ve Sevdiğim adamı geri kazanacağım. Open Subtitles لذا سأنهي هذا المسعى اللعين وأعود إلى الرجل الذي أحبّه
    Ama kendimden çok Sevdiğim adamın mahvına seyirci kalamayacağım. Open Subtitles لكنّي لم أعد قادرة على مواصلة النظر لدمار الذي خلّفه الرجل الذي أحبّه أكثر ممّا أحب نفسي
    Doğru demek. Sevdiğim adamı öldürmeye çalışıyorsun. Open Subtitles الأمر صحيح إذاً تحاولون قتل الرجل الذي أحبّه
    Fakat yinede Sevdiğim adamı öldüremem. Open Subtitles لكني لن أقتل الرّجل الذي أحبّه.
    - Senin en Sevdiğim yanın ne biliyor musun? - Ne? Open Subtitles هل تعلم ما الذي أحبّه أكثر شيءٍ فيك؟
    Ve çok Sevdiğim bu evi satmaya niyetliyim. Open Subtitles وأنا مستعدة لبيع المنزل الذي أحبّه ..
    Sevdiğim ülkeye ihanet ettim, sırf birlikte olabilelim diye. Open Subtitles ارتكبت خيانة ضد البلد الذي أحبّه... لذا يمكننا أنْ نكون معاً.
    Sen Sevdiğim adamı öldürdün! Open Subtitles لقد قتلت الرجل الذي أحبّه.
    Eğer canı gönülden Sevdiğim öz babam beni değiştiremiyorsa Damon'u kimse değiştiremez. Open Subtitles إنّ كان والدي الذي أحبّه كثيراً، ليس بوسعه تغييري، فمن عساه يُغيّر (دايمُن)؟
    Sevdiğim adam öldü. Open Subtitles الرجل الذي أحبّه قد مات.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more