"الذي أعطاه" - Translation from Arabic to Turkish

    • verdiği
        
    • verdiğini
        
    • veren
        
    Kendini tutsak alanlara verdiği güvenlik protokolü Savunma Bakanlığı tarafından geliştirildi. Open Subtitles البروتوكول الأمني الذي أعطاه لمحتجزيه تم تطويره من قبل وزارة الدفاع
    Şimdi 15 yaş daha yaşlı, ama şahit'in verdiği tanımlamayla hala eşleşiyor. Open Subtitles إنه أكبر بـ15 سنة الآن, لكن الوصف الذي أعطاه الشاهد مايزال متطابقاً.
    Bazen Tanrının bir limona verdiği aklı, sana vermediğini düşünüyorum. Open Subtitles أحياناً أظن أنك لاتملكي الإحساس الذي أعطاه الله لليمونة
    En azından ailesinin ona verdiği isim buydu. Open Subtitles أو عالأقل كان هذا الإسم الذي أعطاه إياه والداه الحبيبان
    Bay Lang'in Bayan Biasi'ya verdiğini de ekliyoruz. Open Subtitles نحن أيضا أرفقنا المال الذي أعطاه السيد لانج إلى السيدة بياسي
    Sana o gece verdiği kartı atmadın. Open Subtitles الرقم الذي أعطاه إياك في تلك الليلة،لم تستطع أن ترميه بعيداً.
    Lex'in bize verdiği ekstra para, Baya yardımcı oldu. Open Subtitles كان المال الإضافي الذي أعطاه ليكس لنا مفيداً
    -Evet, affedersin. Doktorun verdiği isimleri araştırdım ama bir şey bulamadım. Open Subtitles بحثت الإسم الذي أعطاه لي الطبيب وعدت بلا شيء
    Belediye başkanının, yangından kurtardığı o kız için verdiği madalya. Open Subtitles الذي أعطاه المحافظ له لانقاذه الفتاة الصغيرة من الحريق
    Neden Claire Meade ceza çeksin? Kocasının ona verdiği parfümü kullanmanın dışında yanlış bir şey yapmadı. Open Subtitles هي لم تفعل أي شيء خاطيء عدا استخدام بعض العطر الذي أعطاه لها زوجها
    Babamın Lincoln Center'a verdiği onca para ne oldu? Open Subtitles ماذا عن كل المال الذي أعطاه أبي لمركز لينكولن؟
    Nabel'in verdiği tanımı kesinlikle tanıdım. Open Subtitles إنني بالتأكيد أميز الوصف الذي أعطاه نابل
    Donörün bu insanların hepsine verdiği ortak tek şey DNA'sı. Open Subtitles إن الشيء الذي أعطاه المتبرع لكل من هؤلاء هو حمضه النووي
    Babasının verdiği paraya gümrükte el konduğunu söylüyor. Open Subtitles تقول أنّ المال الذي أعطاه والدها لهم قد صودر عند الجمارك
    Bu, o adamın kuzeyli fahişeye verdiği yüzük." dedi. Open Subtitles هذا الخاتم الذي أعطاه الرجل لـ عاهرة اليانكي
    Numaraları rehberde yok. Peter'ın bana verdiği numaradan da... Open Subtitles والرقم لم يوضع في قائمة ورقم فيلادلفيا الذي أعطاه بيتر لي
    Ve bundan 3 veya 4 yıl sonra vali seçildiğinde babanın verdiği silahla banyoda dikilirken bulursun kendini. Open Subtitles وفي أحد الأيام، بعد ثلاثة أو أربعة أعوام من الآن سوف تدخل حمامك وتخرج ذلك المسدس الذي أعطاه لك والدك
    ! Bana verdiği müzik kutusunu hatırlıyor musun? Open Subtitles أتعرفين صندوق الموسيقى ذاك الذي أعطاه لي ؟
    Bana verdiği kolyeye benzemiyor mu? Open Subtitles ألا تبدو هذه مماثلة تمام للعقد الذي أعطاه لي؟
    Nişancı ekibinin koordinatlarını ona kimin verdiğini sor. Open Subtitles اسأله من الذي أعطاه الاحداثيات لموقع القناص.
    Emirleri veren komutanı öldürmek gibi saçma bir karar aldı. Open Subtitles لقد جاء بفكرة مجنونة أن يقتل الرجل الذي أعطاه الأوامر.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more