"الذي أملكه" - Translation from Arabic to Turkish

    • sahip olduğum
        
    Hayatta sahip olduğum yer, hak ettiğimden daha iyidir. Open Subtitles المكان الذي أملكه في هذه الحياة أفضل من المكان الذي أستحقه
    sahip olduğum az miktar bu şekilde gidecek. Open Subtitles القليل الذي أملكه يجب أن يذهب لنواحي عديدة
    sahip olduğum futbol takımının şampiyonluk yüzüğü. Open Subtitles إنه خاتم البطولة للفريق الكرة الذي أملكه
    sahip olduğum tek arkadaş sensin, biliyor musun? Open Subtitles أنتِ الصديق الوحيد الذي أملكه, أتعلمين هذا؟
    O halde beni öldürsen iyi olur çünkü sahip olduğum tek şey bu anlaşma. Open Subtitles قد ينتهي بك الأمر مقتولاً مثلي لأن هذا الإتفاق هو الشيء الوحيد الذي أملكه
    Ama madem mecbur kaldım, en azından sahip olduğum tüm gücü bütün kalbimle inandığım bu amacı geliştirmeye kullanayım. Open Subtitles ولكن منذ توجب علي, فعلى الأقل سأستخدم ذلك التأثير الذي أملكه الأن لدعم القضية التي أؤمن بها من كل قلبي
    Hayatta sahip olduğum tek şeyin sen olduğunu daha yeni anlamaya başlamıştım. Open Subtitles ..لقد بدأت للتو أفهمكِ أنكِ الشخص الوحيد الذي أملكه في العالم
    Günah çıkarma gizliliği sahip olduğum tek saygıdeğer şey. Open Subtitles وسرّيّة كرسي الاعتراف هي الشيء المقدّر الوحيد الذي أملكه
    Çevrende seni önemseyen bir sürü insan var ama bu dünyada sahip olduğum tek kişi sensin. Open Subtitles لديك الكثير من ألأشخاص الذين يهتمون بك والشخص الوحيد الذي أملكه ويهتم بي هو أنت
    Bu şu an her gün Emma gibi bir çok 20'lerinde olana söyleme ayrıcalığına sahip olduğum şey: 30 yeni 20 değil, yetişkinliğinize sahip çıkın, kimliğinize yatırım yapın, uzak arkadaş ilişkilerinizi kullanın, ailenizi seçin. TED إنه الامتياز الذي أملكه الآن لقولي للأشخاص في العشرينيات مثل إيما كل يوم: إن الـ30 لست الـ20 الجديدة، لذا عش مرحلة الرشد، احصل على بعض الرصيد الخاص بهويتك، استخدم صلاتك الضعيفة، اختر عائلتك.
    Dünyada tek sahip olduğum varlık bu. Open Subtitles هذا هو الشيء الوحيد الذي أملكه
    Dünyada sahip olduğum tek para bu. Open Subtitles هذا كل المال الذي ..أملكه في العالم
    Dünyada sahip olduğum tek para bu. Open Subtitles هذا كل المال الذي ..أملكه في العالم
    Zaten sahip olduğum tek şey para. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي أملكه هو المال
    O benim sahip olduğum tek gerçek arkadaş. Open Subtitles هو الصديق الحقيقي الوحيد الذي أملكه
    Benim sahip olduğum tek tekne ancak küvette yüzer. Open Subtitles القارب الذي أملكه ، ليس من هذا النوع
    (Gülüşmeler) Onun yerine sahip olduğum şey, birini sevme seçimini yapma şansı ve karşılığında beni sevmeyi seçeceği umudu ve bu korkutucu, ama aşkla ilgili olay bu. TED (ضحك) ولكن ما الذي أملكه بدلا من ذلك هو فرصة اختيار أن تحب أحدهم، والأمل في أن يُحبّني هو أيضا وهذا مخيف، لكن هذه هي صفقة الحب.
    Artık sahip olduğum tek değerli şeyi soyadımı Sofia devam ettirecek. Open Subtitles و أخيرًا، الشيء الوحيد الذي أملكه ذا قيمة (لقد منحتُ اسمي إلى (صوفيا
    Artık sahip olduğum tek değerli şeyi soyadımı Sofia devam ettirecek. Open Subtitles و أخيرًا، الشيء الوحيد الذي أملكه ذا قيمة (لقد منحتُ اسمي إلى (صوفيا
    Bu gerçekten sahip olduğum tek zaman. Open Subtitles حقاً إنه الوقت الذي أملكه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more