kullandığımız merhemin yanı sıra fevkalade bir şifacısın. | Open Subtitles | حتى من دون العلاج الذي استخدمناه انت شفيت بشكل هائل |
Tyler, elli tabağını tamirde kullandığımız yapıştırıcı kokusundan öldü. | Open Subtitles | هو ابخره الغراء الذي استخدمناه للصق ذلك الطبق |
Askerler için kullandığımız gazdan o da etkilenmiş. | Open Subtitles | الغاز الذي استخدمناه ضد الحراس خدّره أيضاً، لكن أثر المخدر يتلاشى الآن |
Koridorda kullandığımız atık şirketini alan adam ölmüş. | Open Subtitles | توفي الرجل الذي اشترى شركة طرح النفايات الذي استخدمناه في سكة الحديدية |
Koridorda kullandığımız atık şirketini alan adam ölmüş. | Open Subtitles | توفي الرجل الذي اشترى شركة طرح النفايات الذي استخدمناه في سكة الحديدية |
Jemm hücresindeyken güçlerini engellemek için kullandığımız enerji kalkanının taşınabilir hali. | Open Subtitles | نسخ محمولة من درع الطاقة الذي استخدمناه لحجب قوي جيم عندما كان في قفصه |
Geçmiş kuşak boyunca, "dövüldü" ile eşanlamlı olarak kullandığımız terim "hırpalanmış" oldu. Yani elimizdeki cümle artık "Mary hırpalandı"dır. | TED | على مدى الجيل الماضي، المصطلح الذي استخدمناه مرادفاً "لضُرِب" هو "مضروب" لذا لدينا "ماري مضروبة" |
Birden fazla düzen vardı, üzerinde çok durmak istemiyorum. Bu, bizim sonuç olarak kullandığımız, arka ekran materyalinin yüzdeki kalıbı, gerçekten insan yüzü. | TED | وهناك عدد من المخططات، التي لا اريد ان اتحدث عنها. لكن هذا المخطط هو الذي استخدمناه في النهاية، حيث نقوم بالعرض على الشاشة الخلفية المادية التي موجودة على الوجه، حرفيا على الوجه الخاص بالشخص. |
- Ben-ben-benim... Shearson Lehman denen kazmayı tuzağa düşürmek için kullandığımız özel dedektifi hatırlıyor musun? | Open Subtitles | أتذكر ذلك المحقق الخاص الذي استخدمناه |
DNA testinde kullandığımız, dokuya bakıyordum. | Open Subtitles | أتفحص النسيج الذي استخدمناه في فحص الحمض النووي... |
Gus Fring'in peşindeyken kullandığımız takip cihazına çok benziyor, değil mi? | Open Subtitles | أعني، إنّها تشبه تماماً جهاز التعقب الذي استخدمناه مع (غاس فرينغ)، أليس كذلك؟ |
Bu Samsung R100, Nikita ve ben ortakken iş için kullandığımız telefon modeli, ön ödemeli, GPS yok. | Open Subtitles | هذا جهاز (سامسونغ آر 100) النوع الذي استخدمناه أنا و(نيكيتا) عندما كنا شركاء، مدفوع مسبقاً بدون نظام المواقع العالمي |
Gus Fring'in peşindeyken kullandığımız takip cihazına çok benziyor, değil mi? | Open Subtitles | أعني، إنّها تشبه تماماً جهاز التعقب الذي استخدمناه مع (غاس فرينغ)، أليس كذلك؟ |
Savitar'la konuşmak için kullandığımız şey var ya? | Open Subtitles | أتعرف الشيء الذي استخدمناه لنغيّر رأي (سافاتار)؟ -أجل |
Martin Ford bu sefer işlerin farklı olduğunu tartışırken, geçmişte yeni yollar bulmak için kullandığımız zekâ bu şeyleri devralan bilgisayarlar tarafından aynı hızda karşılanacağını söylüyor. Sen ise insan yaratıcılığı nedeniyle tam olarak böyle olmayacağını söylüyorsun. | TED | إذًا، عندما قال (مارتن فورد) أن هذا الزمن مختلف لأن الذكاء الذي استخدمناه بالماضي للعثور على طرق جديدة للمضي قدمًا سيُضاهى بالسرعة ذاتها بتحكم الحواسب الآلية بتلك الأشياء، ما أسمعك تقوله هو: "ليس تمامًا" وذلك بسبب الإبداع البشري |
Bizde, daha önce kullandığımız genetik algoritmayı bizim için pek iyi çalışmayan bu Stirling Motorundan yoğunlaştırıcıyı yapmak için tekrar ele aldık. Sonra ağırlığına dikkat etmeden, boyutuna dikkat etmeden, dolar başına en yüksek gücü üreten, en optimum tasarımı yaptık. Güneş enerjisinden en iyi dönüşüm için çalıştık, çünkü güneş bedavadır. Ve buda yaşadığımız süreç, size motorun nasıl çalıştığını göstereyim. | TED | فأخذنا نفس الخوارزم الجيني الذي استخدمناه من قبل لتصميم المركِّز، الذي لم يكن مناسبا لنا لتطوير محرك ستيرلنج وجعل حجم تصميمه وجميع أبعاده ليعطينا أكبر قدر من الطاقة لكل دولار بغض النظر عن الوزن، بغض النظر عن الحجم للحصول على أعلى نسبة تحول من الطاقة الشمسية، حيث أن الشمس مجانية وتلك هي العملية التي قمنا بها -- دعوني أريكم كيف يعمل المحرك |