Yapamam. Aradığın ilaç, senin içinde. | Open Subtitles | لا أستطيع، العلاج الذي تسعى إليه، إنه في داخلك |
Gerçekten Aradığın adam olduğumu düşünüyor musun? | Open Subtitles | هل تعتقد حقا أنا هو الرجل الذي تسعى إليه؟ |
Gerzek, Aradığın düşman ben değilim. | Open Subtitles | أنك جريٌ جداً، أنا لستُ الشخص الذي تسعى إليه |
Diyorum ki, değişimi, Aradığın daimi değişimi asla göremeyeceksin. | Open Subtitles | ما أقوله هو التغيير، النوع الدائم، التغيير الذي تسعى إليه، وأنك لن ترى ذلك. |
Eminim Aradığın buluşu bulacaksın. | Open Subtitles | أنا واثقة أنك ستجد الخرق الذي تسعى إليه. |
"Girmeye korktuğun mağara Aradığın hazineyi içinde saklar." | Open Subtitles | -الكف الذي تخشى دخوله" .. -يحتوي الكنز الذي تسعى إليه " |
Ben, senin Aradığın ürünü taşımıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أحوز المنتج الذي تسعى إليه |
Aradığın cevabı bulabileceğin tek bir yer var. | Open Subtitles | ثمّة مكان واحد فيه الحلّ الذي تسعى إليه |
- Aradığın adam... | Open Subtitles | الرجل الذي تسعى إليه |
Aradığın şu Yaprak Kitabı. Gerçekten Floransa'ya yardımı dokunacağını düşünüyor musun? | Open Subtitles | كتاب الأرواح هذا الذي تسعى له هل تظن حقًا أنه سيساعد (فلورينسا)؟ |
"Aradığın hazine derenin biraz daha aşağısında. " | Open Subtitles | الكنز الذي تسعى ورائه هنا |
"Butch, bu gizleneceğin yerin anahtarı eminim Aradığın huzuru orada bulacaksın. | Open Subtitles | "بوتش)، هنا مفاتيح مخبئك السرّي)"، "حيث أعلم أنّك ستجد فيه السلام الهدوء الذي تسعى عنه". |
Aradığın iblisin adı Mnemoth. | Open Subtitles | الشيطان الذي تسعى لمعرفته يدعى (منيموث) |
- Martin, Aradığın ne? Merhametli bir Tanrı. | Open Subtitles | (مارتن)، ما الذي تسعى إليه؟ |