Benim aklıma gelen ilk şey kan şekerinin düşük olması olurdu. | Open Subtitles | الشيء الذي جاءَ إلى رأسي كَانَ بأنّها قَدْ تَكُونُ hypoglycaemic. |
Ama aklıma gelen tek şey bir film fikriydi, ve şimdi onu da hatırlayamıyorum. | Open Subtitles | لكن كُلّ الذي جاءَ لي كَانَ a فكرة عظيمة لa فلم الذي الآن أنا فقط لا يَستطيعُ التَذْكير. |
Kardeşini görmeye gelen çocuk. | Open Subtitles | الشخص الذي جاءَ لرُؤية أختِكَ. |
Kaptan Flint'in babamız taklidi yaptığında vagonumuza gelen adam. | Open Subtitles | الذي جاءَ إلى عربتنا عندما كان القبُطان"فلينت"يتظاهر إنه والدنا |
Benimle gelen. | Open Subtitles | الشخص الذي جاءَ مَعي. |
- "Akşam Yemeğine gelen Adam"ı. | Open Subtitles | - الرجل الذي جاءَ إلى العشاءِ . |