Aradığınız numaraya artık bu numaradan ulaşamıyorsunuz sizi ihmalkar yaratıklar. | Open Subtitles | ..الرقم الذي طلبته ..لاتستطيع الاتصال به من هذا الرقم أيها الوحش المهمل |
Aradığınız numara şu anda servis dışı. | Open Subtitles | الرقم الذي طلبته غير موجود في الخدمة مؤقتاً |
İstediğiniz üzere Planet of the Undead 2'nin satış raporlarını getirdim. | Open Subtitles | تقرير المبيعات من لعبة كوكب الغير اموات الجزء الثاني الذي طلبته |
İstediğiniz duvardan duvar halı için, bütün evinizin ölçüsünü almaya gelmişler. | Open Subtitles | قال إنّهم يقيسون البيت كله لأجل السجاد الذي طلبته مِن الجدار للجدار |
Eğer bir arama sesi olsaydı ve arasaydık, üçte iki oranında aramak istediğin kişiye ulaşmazdın. | TED | لو كانت نغمة الاتصال موجودة وطلبت رقما، الاحتمال هو أن مرتين من كل ثلاث مرات لن تحصل على الرقم الذي طلبته. |
Şu programları sistemden çıkar ve senden istediğim Çince dil dosyalarını da getir. | Open Subtitles | أبق هذه البرامج خارج النظام وأحضر لي ملف اللغة الصينية الذي طلبته منك |
Şu sorduğun şey Miguel Dominguez adında bir adamla uyuşmuş. | Open Subtitles | ذلك الشيء الذي طلبته تطابق مع شخص اسمه ميغل دومنغيرز |
Bu da sipariş ettiğin yeni silah. | Open Subtitles | هنا , أحضرت لك السلاح الذي طلبته |
Özür dileriz, Aradığınız numara servis dışıdır. Lütfen numarayı kontrol edin. | Open Subtitles | نأسف الرقم الذي طلبته غير موجود في الخدمة |
Aradığınız kişiye şu an ulaşılamıyor. Sigara satıyor musunuz? Satmıyorum ama sana bir tane verebilirim. | Open Subtitles | الشخص الذي طلبته غير متاح في الوقت الحاضر الشخص الذي طلبته غير متاح في الوقت الحاضر |
Aradığınız numara şu an servis dışı. Bu bir bant kaydıdır. | Open Subtitles | الرقم الذي طلبته غير موجود في الخدمة هذا تسجيل |
Aradığınız numara şu an servis dışı. Bu bir bant kaydıdır. | Open Subtitles | الرقم الذي طلبته غير موجود في الخدمة هذا تسجيل |
Aradığınız numara, kullanılmamaktadır. | Open Subtitles | الرقم الذي طلبته لا يمكن الإتصال به الآن |
Aradığınız numara servis dışıdır. | Open Subtitles | الرقم الذي طلبته ليس في الخدمة في الوقت الحالي |
Sadece Gillette bütçesinin masanızda olduğunu söyleyecektim dün gece istediğiniz Merlot'u aldım. | Open Subtitles | ماذا ؟ كُنْتُ سأُخبرُ ك بأن الميزانية على منضدتِك ولقد خَرجتُ ليلة أمس وحصلت لكَ على الذي طلبته |
İstediğiniz kamera kayıtlarını size gönderdik. | Open Subtitles | العميل غريفيث جعلت احد رجالي يرسل لك التصوير الأمني الذي طلبته |
İstediğiniz kişi gerçekten burada stüdyomuzda. | Open Subtitles | الشخص الذي طلبته هو فعلاً موجود هنا في الإستوديو |
Özür dilerim geciktim. İstediğiniz dokunulmazlık anlaşmasını getirdim. | Open Subtitles | عذراً لتأخري، هاهو إتفاق الحصانة الذي طلبته. |
Al bakalım Joe, istediğin taze sıkılmış portakal suyun. | Open Subtitles | تفضل جوي , عصير البرتقال الطازج الذي طلبته |
Bana söylediğin yerde, istediğin gibi oynuyorum. | Open Subtitles | لعبت في المكان الذي طلبته و لعبت بالشكل الذي تريده |
Senin istediğin psikiyatrist başka bir davada görevliymiş. | Open Subtitles | الطبيب النفسي الذي طلبته مشغول في قضية أخرى |
Şu programları sistemden çıkar ve senden istediğim Çince dil dosyalarını da getir. | Open Subtitles | أبق هذه البرامج خارج النظام وأحضر لي ملف اللغة الصينية الذي طلبته منك |
Şu sorduğun şey Miguel Dominguez adında bir adamla uyuşmuş. | Open Subtitles | ذلك الشيء الذي طلبته... تطابق مع شخص اسمه ميغل دومنغيرز. |
Hayır, sipariş ettiğin tatp'nin izini sürmüş olmalılar. | Open Subtitles | كلا ، لابد أنهم تعقبوا "تراي أسيتون تراي بيروكسيد" الذي طلبته أنت |