Bir bilim insanı şu anda Karşı karşıya olduğumuz sınavın çözülebilir bir düğüm olduğunu ve sürdürülebilir bir birliktelik olduğunu söyledi. | TED | شخص قال الاختبار الذي نواجهه الآن، أخبرني عالم ان كان المزيج بين اشارة الابهام و اللحاء الجديد يعتبر مزيجا قابلا للتطبيق. |
Çünkü bana göre, Karşı karşıya olduğumuz en önemli konu bu soruya nasıl tepki vereceğimizdir. | TED | أريد القيام بذلك لأنه في نظري، الإشكال الأهم الذي نواجهه هو كيف نجيب على هذا السؤال. |
Ballantine'la kendi sahasında yüzleşmeli Neyle karşı karşıya olduğumu bulmalıydım. | Open Subtitles | يجب ان اواجه بالانتين بهذا الأمر ومحاولة معرفة من الذي نواجهه |
Seni derinlere bulaştırdığım için üzgünüm ama Neyle karşı karşıyayız bilmeliyim. | Open Subtitles | أنا آسف لإقحامك في أمر سئ كهذا ولكن أريد أن اعرف ما الذي نواجهه |
Ama bugün karşılaştığımız önemli soru şu: Çok mu geç? | TED | ولكن السؤال الاكبر الذي نواجهه اليوم هو هل تأخر كثيراً؟ |
Haklısın, dostum. Şu an yüzleştiğimiz ölümsüz bir iblis değil. | Open Subtitles | أجل، يا صديقي هذا ليس شراً خالداً الذي نواجهه الآن |
Yani, Karşımızdaki zorluk mimarinin sosyal iktisadı için araç-gereci, altyapıyı ve kurumları nasıl inşa edeceğiz? | TED | لذا التحدي الذي نواجهه هو، كيف سنقوم ببناء الأدوات، والبنية التحتية والمؤسسات للاقتصاد الاجتماعي للعمارة؟ |
- Burada ne ile karşı karşıyayız? | Open Subtitles | ما الذي نواجهه هنا؟ |
Toparlayacak olursak ,tarihin bu ilginç noktasında Karşı karşıya olduğumuz şey zorlu ve fırsatlarla dolu bir iştir. | TED | الزبدة أنه هذا هو التحدي الذي نواجهه جميعنا اليوم في هذه اللحظة المثيرة للاهتمام بالتاريخ. |
Ne yazık ki bu Karşı karşıya olduğumuz tek kötü değil. | Open Subtitles | لسوء الحظ، هذا ليس الشر الوحيد الذي نواجهه |
Şu anda Karşı karşıya olduğumuz bu teditin açıklamasını yapmıyorlardı. | Open Subtitles | لم يكن في حسابهم التهديدُ الذي نواجهه الآن. |
Karşı karşıya olduğumuz şeyin neredeyse limitsiz kaynakları var. | Open Subtitles | والشيء الذي نواجهه لديه عمليًا مصادر غير محدودة |
Aynı zamanda Karşı karşıya olduğumuz düşmanı tanıyan tek kişiydi. | Open Subtitles | وهي الوحيدة التي تفهم جيّدًا العدوّ الذي نواجهه الآن. |
Onların bilimsel deneyleri yüzünden bir adam kaybettik ve Neyle karşı karşıya olduğumuzu bilmek istiyorum. | Open Subtitles | خسرنا للتو رجلاً بسبب واحدة من تلك التجارب العلمية و أريد أن أعرف ما الذي نواجهه أعتقد بأن عليك أن تخبرنا |
Testlere devam et, Kaptan. Neyle karşı karşıya olduğumuzu bul. | Open Subtitles | إجرِ فحوصاتك أيها الكابتن إكتشف ما الذي نواجهه |
Bence Neyle karşı karşıya olduğumuzu bulmanın tam zamanı. | Open Subtitles | أظنّ الوقت حان لنكتشف ما الذي نواجهه فعلاً |
Regina, yeşil cilt ve sivri şapka dışında Neyle karşı karşıyayız? | Open Subtitles | ما الذي نواجهه بالضبط يا (ريجينا) بالإضافة للبشرة الخضراء والقبّعة المدبّبة؟ |
Peki Neyle karşı karşıyayız? | Open Subtitles | ما الذي نواجهه ؟ |
Şimdi size beyni bir büyük veri problemine dönüştürmede karşılaştığımız ikinci bir zorluktan bahsedeyim. | TED | أرغبُ الآن أن أخبركم عن التحدي الثاني الذي نواجهه في محاولة تغيير الدماغ إلى قضية بيانات ضخمة. |
Sık karşılaştığımız belirsizliklerden sonuncusu en ucu açık olanlardan ve inkar edilenlerden biridir. | TED | النوع الأخير من الشك الذي نواجهه كثيرًا هو أحد أكثر الأمور ذات النهاية المفتوحة، وهو التراجع. |
İşte karbondioksiti direkt havadan alırken yüzleştiğimiz zorluk bu. | TED | هذا هو التحدي الذي نواجهه عندما نجمع ثاني أكسيد الكربون من الهواء مباشرة. |
Karşımızdaki düşman herkese musallat, Buz Ulusu da dahil. | Open Subtitles | العدو الذي نواجهه يسعى وراء الجميع بما فيهم أمة الثلج |
Ne ile karşı karşıyayız peki? | Open Subtitles | ما الذي نواجهه هنا؟ |
Ne çeşit bir iblisle uğraştığımızı bilmiyoruz. | Open Subtitles | فإننا لا نعرف نوع الشيطان الذي نواجهه |
Ama uğraştığımız şey mekanik bir enfeksiyon. | Open Subtitles | بينما الذي نواجهه هي عدوى ميكانيكيّة |