1987 yılında, en büyük oğlumuz Gerard'ın doğduğu ayda ilk görme engelli bilgisayarıma sahip oldum ve o burada. | TED | في عام 1987، في الشهر الذي ولد فيه ابننا البكر جيرار، حصلت على حاسوبي الخاص للمكفوفين ، وهو في الواقع هنا. |
"Bir Gianolo doğduğu yerde ölmelidir." | Open Subtitles | المكان الذي ولد في جايانولو يجب ان يموت فيه |
Güzellik burada doğdu. Güzellik burada yaşar. | Open Subtitles | هذا المكان الذي ولد فيه بلينج هذا المكان يعيش بلينج |
Hani Mississippi'de doğmuş. Optik tutacağın mucidi. | Open Subtitles | الذي ولد في ولاية ميسيسيبي ؟ مختـرع الأوبتي جراب ؟ |
Ölmediğinden emin olup onu anasından doğduğuna pişman edelim. | Open Subtitles | كل الأوامر اكدت انه لا يجب ان يموت و ايضا التأكد من ان يندم على اليوم الذي ولد فيه |
Doktor Tanaka bebeği 6.5 aylıkken sezeryanla doğurttu. | Open Subtitles | هذا الدكتور إسمه تاناكا أخذ ذلك الطفل المحطم الذي ولد قبل ثلاثة أشهر من أوانه |
O gün, müzik tarihinde grunge'ın doğumu olarak bilinir. | Open Subtitles | هذا اليوم الآن معروف في تاريخ الأغاني "باليوم الذي ولد فيه فن الـ"جرانج |
Babamın doğum gününü ve tam olarak nerede doğduğunu biliyor. | Open Subtitles | إنه يعرف عيد مولد والدنا والمكان الذي ولد فيه بالضبط |
Aynı zamanda Rene Russo'nun doğduğu tarih. | Open Subtitles | إنه أيظن نفس التاريخ الذي ولد فيه ريني روسو |
Onun peşine düşerdim ve doğduğu güne pişman ederdim. | Open Subtitles | سوف أترصده و أقبض عليه و سأجعله يندم على اليوم الذي ولد فيه. |
Senin her şeye değil de birazcık azına sahip olmaya karşı gösterdiğin mutlak isteksizliğin. Endüstriyel imparatorluğunun mikrobunun doğduğu yer burası. | Open Subtitles | عدم رغبتك المطلقة لقبول أي شيء أقل من كل شيء هذا هو المكان الذي ولد فيه مرض إمبراطوريتك الصناعية |
Sam'in doğduğu gün kocam öldü. | Open Subtitles | لقد توفي زوجي في اليوم الذي ولد فيه أبني |
Evet, asılarak. Böyle olması doğduğu günden itibaren onun kaderinde var. | Open Subtitles | حسنُ, حبل المشنقة كان قدر هذا الرجل منذ اليوم الذي ولد فيه |
Ekber, bir Hint Rajput evinde doğdu. | Open Subtitles | الذي ولد في الهند في إقليم راجبوت وفي بيت هندوسي |
Her şey 1963'te başladı, o yıl harika dünya için çok şey ifade eden bir adam doğdu. | Open Subtitles | كل شيء بدأ هنا في عام 1963 عام هذا الرجل الرائع الذي يمثل الكثير للعالم هذا العام الذي ولد فيه |
Philly Kid! Dillon McGwire! Baton Rouge'da doğdu, Drexelli ... | Open Subtitles | (ديلون ماجواير) الذي ولد وترعرع في مدينة (باتون روج) |
Asbury Park, Springsteen'in doğmuş olduğu yer değil mi? | Open Subtitles | اليس هذه حديقة آزبيري المكان الذي ولد فيه سبرينجستين ؟ |
Tabi, az dersi olan yeniden doğmuş hıristiyan bir oda arkadaşım olmasaydı daha iyi olurdu. | Open Subtitles | سَيَكُونُ من الأفضلَ إذا لم يكنَ لدي شريك غرفة الذي ولد ثانيةً مسيحي مَع جدول صفِ خفيفِ. |
Berlin'de tüm duyuları çalışır şekilde bir çocuk doğmuş. | Open Subtitles | يقولون ان الطفل الذي ولد في برلين لديه كل انواع الاحساس |
Ölmediğinden emin olup onu anasından doğduğuna pişman edelim. | Open Subtitles | كل الأوامر اكدت انه لا يجب ان يموت و ايضا التأكد من ان يندم على اليوم الذي ولد فيه |
Konsey nerede doğduğuna bakmadan her insanın yaşamaya değer olduğunu görecek. | Open Subtitles | سيجبر المجلس على إعادة النظر في كل إنسان بغض النظر عن المكان الذي ولد فيه بأنه يستحق الحياة |
Doktor Tanaka bebeği 6.5 aylıkken sezeryanla doğurttu. | Open Subtitles | هذا الدكتور إسمه تاناكا أخذ ذلك الطفل المحطم الذي ولد قبل ثلاثة أشهر من أوانه |
O gün müzik tarihinde grunge'ın doğumu olarak bilinir. | Open Subtitles | هذا اليوم الآن معروف في تاريخ الأغاني "باليوم الذي ولد فيه فن الـ"جرانج |
Belki bir ihtimal, buradaki herhangi biri haftanın hangi günü doğduğunu biliyor olabilir mi? | TED | بالصدفة، هل يعرف أحدكم يوم الأسبوع الذي ولد فيه؟ |