Kullandığınız kimyasallar yüzünden, kansere yakalandığını iddia eden eski bir şirket çalışanı. | Open Subtitles | عامل مستاء من فريقك لبناء الأنفاق الذي يدعي أنه أصيب بالسرطان بسبب المواد الكيماوية هناك |
Masanın arkasındaki sebepsiz yere hırçınlaşan hemşireye göre sana, kalp krizi geçirdiğini iddia eden adamdan sonra bakacaklar. | Open Subtitles | وفقا لما تقوله الممرضة المنزعجة بدون داعي سوف تتم معاينتك بعد الرجل الذي يدعي أنه يعاني من ذبحة صدرية |
Uzay Ajansı'nın Ay'da uzaylı bulduğunu örtbas ettiğini iddia eden adam bu. | Open Subtitles | هذا الرجل الذي يدعي بأننا في وكالة الفضاء نتستر على أكتشاف مخلوقات على سطح القمر |
Ve müvekkilimiz ile babası arasındaki kavgayı gördüğünü iddia eden tek kişi sizsiniz? | Open Subtitles | وهاانت هنا الشخص الوحيد الذي يدعي رؤية النزاع بين موكلي ووالده |
ohhh evet, iyi birisi değilmiş gibi davranan iyi bir insan olabilir mi | Open Subtitles | حسنـاً، هل بإمكان الشخص الطيب جدا الذي يدعي أنه ليس طيبا القيام بهذا؟ |
Polis, Ki Ho Sang'ı yangının olduğu civarda gördüğünü iddia eden bir görgü tanığı bulmuş. | Open Subtitles | الشرطة لديها أحد شهود العيان الذي يدعي أنه رأى كي سانغ هو بالقرب من موقع الحريق. |
Bruno Denturri'yi tanıdığını iddia eden demek sensin. | Open Subtitles | انت الرجل الذي يدعي ان صديق برونو دينتورى؟ |
İşimi benden daha iyi bildiğini iddia eden adam. | Open Subtitles | الرجل الذي يدعي انه يعرف عملي أفضل مما أفعل. |
Sadece seni ve bu vilayeti idare ettiğini iddia eden diğer herkesi. | Open Subtitles | فقط انت و شخص اخر الذي يدعي بـ إدارة هذه المقاطعة |
Neden, sizin objeleri sattığınızı iddia eden bir işgalci olduğu konusunda bilgilendirilmedim ve kim-- | Open Subtitles | لمَّ لم يتم إخباري أنه كان هناك دخيل الذي يدعي أنك تبيع التحف ...ومن |
Ya da, bu kralınız olduğunu iddia eden vaiz. | Open Subtitles | أو هذا الواعظ الذي يدعي بأنه ملككم. |
O olduğunu iddia eden bir adamla aynı odadaydım ofisimin duvarında asılı olan 5 cesetten sorumlu olduğunu düşündüğüm adamla! | Open Subtitles | لقد كنتُ في الغرفة مع الرجل الذي يدعي بأنه هو الرجل الذي أظن بأنه مسؤول عن الخمس جثث المعلقة ! |
Nora Brady'yle evleneceğini iddia eden adama meydan okuyacağım. | Open Subtitles | "سأحارب الرجل الذي يدعي يد "نورا برادي |
Kurbanı gördüğünü iddia eden adam. | Open Subtitles | الرجل الذي يدعي رؤية الضحية. |
Şu anda, Bata'nın, otobüse binemediğini iddia eden bir arkadaşıyla konuşuyoruz. | Open Subtitles | الآن نحن نحقق مع صديق لـ(باتا). -و الذي يدعي أنه لم يتكمن من اللحاق بالحافلة. -هل قامت المباحث الفدرالية بإعتقال أحد؟ |
Telefonda, yüce bir büyücü olduğunu iddia eden biriyle konuşuyorum. | Open Subtitles | أنا علي الخط مع رجل (الذي يدعي أنه (ساحر |
Bu elimdeki gerçek katil olduğunu iddia eden "J" tarafından gönderilen bıçak. | Open Subtitles | هذه السكين التي تم إرسالها من قِبل (جي) الذي يدعي أنه القاتل الحقيقي |
Binlerce yıl geçip bir sürü şarlatanın maskesi düşmesine rağmen insanlar gökyüzünde varolmayan Noel baba ile konuştuğunu iddia eden sıradaki sahtekârın cebine altın doldurmaya devam ediyor. | Open Subtitles | ألفية تلو الأخرى، بغض النظر عن كمّ هؤلاء الدجالين الذين ينكشفون.. فالناس يستمرون في وضع أموالهم بجيب النصاب التالي، الذي يدعي أنه يتحدث بإسم (سانتا كلوز) لا وجود له في السماء. |
Bugün Lee Doo-suk, Komiser Choi Hyung-gu ve Lee'nin kendi işlediği suçların üstünden kazanç sağladığını iddia eden J ile konuşup, ...gerçek katilin kim olduğunu kesin olarak öğreneceğiz. | Open Subtitles | اليوم سوف نكتشف مرة واحدة و إلى الأبد، من هو القاتل المتسلسل الحقيقي من خلال التحدث إلى (لي دوو سوك) و الملازم (شوي هيونغ جو) و (جي) الذي يدعي أنه تم سرقة سمعته الإجرامية |
Bin Ladin ailesinin Arbusto'da yatırımcı olduğunu gösteren belgelerin onda olduğunu iddia eden Bill White adında Houstonlı bir işadamı var. | Open Subtitles | (هناك رجل أعمال من (هيوستن .. (يدعى (بيل وايت الذي يدعي بأن لديه وثائق التي .. (تظهر أن عائلة (أبن لادن كانوا مستثمرين في (أربوستو). |
Dışarıdaki dünya, her şeyden çok dürüst melek gibi davranan şeytanları yok etmeyi seviyor. | Open Subtitles | الناس هناك لا يريدون أكثر من تدمير الشيطان الذي يدعي بأنه الملاك الصالح |