Yağlı ellerinle lense dokundun. Şimdi göremiyorum. | Open Subtitles | يدك متسخه بالدهون وانت تتضعها على العدسه لن اسنطيع الرؤيه |
Yağlı ellerin var, onları merceğe sürdün. Artık göremiyorum. | Open Subtitles | يدك متسخه بالدهون وانت تتضعها على العدسه لن اسنطيع الرؤيه |
Karanlıkta göremiyorum. Mumu tutabilir misin? | Open Subtitles | لا يمكنني الرؤيه بالظلام ايمكنك رفع الشمعه |
görüş açımız iyi. Ön kapı sadece 50 saniye uzaklıkta. | Open Subtitles | الرؤيه جيده من هنا يمكننا الوصول إليها فى 50 ثانيه |
Müttefik Hava Güçleri kötü görüş şartları sebebiyle karaya oturdu. | Open Subtitles | القوات الجويه الحليفه هبطت بسبب الرؤيه الغير واضحه |
Şimdi 100 milyon dolarlık bir zırvalık çekiyor, ismi Gece görüşü. | Open Subtitles | و لكنه الان يخرج فيلم تكلفته 100 مليون يسمي الرؤيه الليليه |
Ama muhtemelen görebiliyor gibi davranıyordu ki siz üzülmeyin. | Open Subtitles | لكنها على الأرجح إدعت أنها تستطيع الرؤيه حتى لا تقلقوا عليها, |
Bana bak, önümü göremiyorum, pedala elimle basıyorum ama yine de senden daha iyi kullandığımı düşünüyorum. | Open Subtitles | تعلمين ماذا, لا يمكنني الرؤيه عبر الزجاج انا أقود بيداي و لا زلت أعتقد أني أقود أفضل منكِ |
Kahretsin. Gözyaşlarımdan önümü göremiyorum. Aah! | Open Subtitles | تبا , لايمكنني الرؤيه خلال الدموع استمري جولز |
- Soktuğumun monitörlerinden göremiyorum. | Open Subtitles | لا يمكننى الرؤيه بسبب هذه الشاشات اللعينه |
göremiyorum! göremiyorum! | Open Subtitles | لا أستطيع الرؤيه لا أستطيع الرؤيه |
Artık göremiyorum ve başım dönüyor. | Open Subtitles | لاأستطيع الرؤيه,وأصابنى الدوار |
Göz kapaklarımdan göremiyorum. | Open Subtitles | انا لا استطيع الرؤيه من خلال جفونى |
Tamam. görüş alanının dışındayken takip ettiğin araca gizlenecek. | Open Subtitles | تخفيه فى السيارة التى تلاحقها و أنت بعيد عن الرؤيه |
Seni gördük. görüş mesafesi sıfır. | Open Subtitles | لقد حددنا مكانك , الان الرؤيه شبه معدومه |
Gece görüş gözlüklerini takın. | Open Subtitles | نظارات الرؤيه الليليه تعمل ، استعدوا لقطع الكهرباء |
Aşağıdaki platoyu rahatlıkla izleyebildikleri görüş açıları sayesinde akbabalar her fırsatı çabucak fark edebiliyorlar. | Open Subtitles | مع وضوح الرؤيه تحت الهضبة اللانهائية العقبان بسرعة تكتشف أي فرصة. |
Uzmanlığımın yanında diğer bir sebep de insanların gece görüşü ile ilgili kanıtlar ortaya koymamdı. | TED | لكن ايضا لأن لدي الخبره وشهدت حول طبيعه الرؤيه الليليه للانسان. |
Bu güzellik, bu hayat görüşü Fransa'dan doğmadır. | Open Subtitles | هذا الجمال , هذه الرؤيه للحياه التى ولدت من رحم فرنسا |
Bir dakika. Yani katı maddelerin arkasını görebiliyor musun? | Open Subtitles | مهلاً لحظة هل تقول لي إنك إستطعت الرؤيه من خلال الأشياء الصلبة |
Artık görebiliyor musun? | Open Subtitles | أيمكنك الرؤيه الآن ؟ |