"الرئه" - Translation from Arabic to Turkish

    • akciğer
        
    • ciğere
        
    • akciğeri
        
    • akciğerin
        
    • zatürre
        
    • akciğerler
        
    • zatürreeden
        
    Eğer sigara içerseniz, akciğer dokunuzda hasara yol açarsınız, ondan sonra da akciğer kanseri oluşur. TED إذا دخّنت، فإنك تؤذي خلايا الرئه، مما يسبب سرطان الرئه.
    Hapisten çıktıktan sonra 1960'da 73 yaşındayken, akciğer kanserinden ölene dek kovboy olarak çalıştı. Open Subtitles بعدها عاد إلى تكساس، حيث عمل كراعي بقر و إستقال قبل شهر من وفاته بسرطان الرئه
    Yani bir insan sigara içmediği halde nasıl akciğer kanserinden ölür? Open Subtitles أعني , كيف لشخص أن يموت بسرطان الرئه , مع إنه لا يدخن ؟
    Sakın ciğere bulaşma. Open Subtitles لا تثقبي الرئه.
    Kaburgalar akciğeri delmemiş. Open Subtitles على ما يبدوا ان الضلوع لم تثقب الرئه.
    - Kanamanın akciğerin sağında mı yoksa solunda mı olduğunu görmemiz gerek. Open Subtitles يجب علينا أن نرى اذا كان النزيف ناتجا من الرئه اليسرى أو اليمنى
    Bir gün yengem, buz gibi soğuk suyun içine girmemi istedi. Bu yüzden zatürre oldum. Open Subtitles انا اجبرت على اخذ حمامت بارده فى الشتاء وأصبت بذات الرئه
    akciğerler kendi başına nefes alırken solüsyon devreye giriyor ve iyileşmelerine yardım ediyor. Open Subtitles و عندما تعود الرئه فى التنفس بنفسها سيجد المحلول طريقه للدخول داخلهم و يساعدهما فى الشفاء
    Annem ben çocukken zatürreeden öldü. Open Subtitles "توفيت أمي بمرض ذات الرئه عندما كنتُ صغيره"
    Primer squamöz karsinoma akciğer dokusunun parçalara ayrılmasına sebep olabilir. Open Subtitles سرطان الرئه يمكن أن يؤدى لتححل الرئه و تفككها
    Biz yokken akciğer biyopsisi yapın ve C-ANCA bakın çünkü hastanın sarkoidozu var. Open Subtitles بينما نحن بالخارج قوموا بعمل خزعة من الرئه و تحليل للأمراض المناعيه ....
    akciğer kanserinden öldü dediler ama AIDS'ten öldüğünden eminiz. Open Subtitles لقد قالوا أنه مات بسبب سرطان الرئه ولكننا جميعا متأكدين أنه بسبب الأيدز
    Bebek bunu başarsa dahi bir ay boyunca akciğer gelişimi için küvözde kalması gerekecek. Open Subtitles وحتى لو الطفل عاش والوقت الذي يجب ان يقضية في الحاضنة للمساعدة في نمو الرئه
    İlgilenen doktor ve tüm araştırma görevlileri kazadan üç hafta sonra şiddetli akciğer enfeksiyonundan öldüler. Open Subtitles الطبيب المعترف مع اثنان من مساعديه ماتو بسبب ألام حادة فى الرئه بعد ثلاث أسابيع من الحادثة
    Oğlum hastayken akciğer laboratuvarında çok zaman geçirmiştim. Open Subtitles قضيت الكثير من الوقت في مخبر امراض الرئه عندما كا ابني مريضا
    akciğer, bebeğim. Bundan sende iki tane var. Open Subtitles اصابه فى الرئه لقد أصبت بطلقتين
    Sol akciğer sönmüş. Open Subtitles الرئه اليسرى تبدوا فارغه من الهواء
    "Sakın ciğere bulaşma." Open Subtitles لا تثقبي الرئه
    Sen akciğeri tutuyorsun. Sen de vakum yapıyorsun. Open Subtitles و انت ستحمل الرئه,و انتى ستقومين بالشفط
    Hem, akciğerin sayısız Alveol'lerinden biri olan geniş hava odacığına yalnızca birkaç hücre yakın ol, hem de mikroskobik tankı doldurmaya yetecek havaya ulaşama! Open Subtitles بعض الخلايا القليله بعيده عن غرفة الهواء الرئيسيه واحد من عدد لا نهائى من الحويصلات فى الرئه ولا نستطيع الحصول على هواء كافى لملئ تنك صغير الحجم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more