| Diyorum ki... Değişiyor olman harika. | Open Subtitles | حسناً ، وجهة نظري هى أنه من الرائع أنك تتطور |
| Ama kendinden emin olman harika. | Open Subtitles | لَكنَّه من الرائع أنك لم تفعل. |
| Jake, yaz tatilini bizimle geçirmek için gelecek olman harika bir şey. | Open Subtitles | مِن الرائع أنك ستقضي الصيف معنا يا (جيك) |
| Buster, çıktığın o orospuyu bırakıp da buraya gelmen büyük incelik. | Open Subtitles | من الرائع أنك تأخذ فترة راحة من تلك العاهرة التي كنت تواعدها ليست عاهرة يا أمي. |
| Buraya gelmen çok hoş. Bunun için minnettarım. | Open Subtitles | من الرائع, أنك أتيت هنا أقدر ذلك جداً |
| Tabii ki. Burada olmanız harika birşey. | Open Subtitles | ،بالطبع من الرائع أنك هنا |
| Vanessa'yla aranızdakileri çözmüş olmanız harika, Dan. | Open Subtitles | (من الرائع أنك و (فانسا) تفاهمتما على كل شيء , يا (دان |
| gelmen ne hoş! | Open Subtitles | حسناً، مرحباً بك من الرائع أنك حضرت |
| Buraya evlenme teklif etmek için gelmen ne kadar güzel! | Open Subtitles | من الرائع أنك هنا للخطبة |
| - Evet, yani, gelmen çok hoştu. | Open Subtitles | -نعم، من الرائع أنك أتيتِ |