Bu adam kesinlikle soyulmuş gibi cepleri ters düz edilmiş. | Open Subtitles | الرجل بالتأكيد تبدو وكأنه كان سرقة. يتم تشغيل جيوبه بها، |
Evet o adam kesinlikle annelere dokunmayı bilmiyor. | Open Subtitles | أجل , هذا الرجل بالتأكيد سيء في لمس الأمهات |
Bu adam kesinlikle temizleme işinde ama giysileri değil, parayı aklıyor kendisi. | Open Subtitles | الرجل بالتأكيد كانَ يحبُ عملَ التنظيفِ لكنهُ لم يكن ينظف الملابس لقد كانَ يغسل الأموال |
Bu adam kesinlikle bir şey görmüş ama ifade vermeyecek. | Open Subtitles | هذا الرجل بالتأكيد رأى شيئاً لكنه لن يشهد |
Bu adam, kesinlikle amigo kızlarla takılmamış ama bahse girerim Spaceballs* kutusuna bir kaç aşk notu gizlemiştir. | Open Subtitles | حسناً ، هذا الرجل بالتأكيد لم يتسكّع مع فريق المشجّعات... ولكن أراهن أنّه كتب بعض ملاحظات الحبّ وخبّأها في كبسولة الزمن |
adam kesinlikle beni takip ediyor. | Open Subtitles | الرجل بالتأكيد يطاردني |
Nakit ödenmiş, Melville adına ayırtılmış. adam kesinlikle radarlardan kaçıyor. | Open Subtitles | دفع نقداً، وسجّل تحت اسم (ميلفيل) هذا الرجل بالتأكيد يطير تحت الرادار |
Bu adam kesinlikle bir tazminatı hak ediyor. | Open Subtitles | - هذا الرجل بالتأكيد يستحق الحصول على تعويض . - صحيح . |
Bu adam kesinlikle Noel Baba'nın yaramazlar listesine girer. | Open Subtitles | إذاً، هذا الرجل بالتأكيد سيكون بلائحة (سانتا) للسيئين |
adam kesinlikle Lucy Denton'ı takip ediyordu ama amacı onu küçük düşürmekti. | Open Subtitles | الرجل بالتأكيد كان يترصد (لوسي دينتون) ولكنه أراد إذلالها أرادها أن تكون على قيد الحياة لذلك |
Bu adam kesinlikle bir şeyler saklıyor. | Open Subtitles | ذلك الرجل بالتأكيد يخفي شيئاً |
Bu adam kesinlikle takıntılı | Open Subtitles | الرجل بالتأكيد مهووس ... |