erkeksi, sert bir sesim olduğu için hassas olamayacağımı düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. | Open Subtitles | إن كنتم تعتقدون أني لست حساساً بسبب صوتي الرجولي فأنتم مخطؤون |
Arkamızı dönüp bu çok erkeksi şeyi öbür yöne doğru boşaltalrm. | Open Subtitles | دعونا نلتفت ونطلق سراح الشيئ الرجولي هذا إلي الجانب الآخر |
Sonunda dayanamayıp, yedi yaşındaki birine göre en erkeksi davranışı sergiledim. | Open Subtitles | أخيراً, فعلت الشئ الوحيد الرجولي المتوفر عندما تكون في الـ7 من العمر. |
Sadece erkeklik gururun ve hislerin biraz incindi. | Open Subtitles | أنت فقط تدع كبرياءك الرجولي و مشاعرك المتأذيه .. |
Pekâlâ, bütün bu "erkeklik" durumları, bir anda bu kısa devreler eskiden olan "belki de kardeşlerime danışmalıyım" durumunu ortadan kaldırmış mı oldu yani? | Open Subtitles | إذاً، هذا العمل الرجولي وهذا الإجتماع القصير هو نفسه الذي نُسمّيه، جولة استشارة الأخوات المترابطات، أليس كذلك؟ |
Bu çok kötü Kelso, çünkü duyduğuma göre Madison'da bir klinik... Erkek sıvısı bağışına para ödüyormuş. | Open Subtitles | إنه لأمر سيء فقد سمعت أنه يوجد مستوصف يشتري السائل الرجولي |
Fakat erkekliğine daha yeni kavuşmuş Oscar fark etti ki icabında herhangi bir Lucille bile işe yarardı. | Open Subtitles | ) لكن (أوسكار) الرجولي المستجد وجد فرصة أي (لوسيل) ستستغلها |
Hayran olduğun bunca erkeksi yönlerin altında ben son derece duygusalım. | Open Subtitles | تحت هذا المظهر الرجولي الذي يعجبك انني لين جدا |
Kamerayı erkeksi Kraliçeye doğrultun ve Kamera 9 da şeytani kahve Britney'i çeksin. | Open Subtitles | أريد كاميرة الخسارة على ذات الوجه الرجولي راعية البقر وأريد الكاميرا التاسعة على السافلة والحقيرة بريتني |
Niyetin, gücün kadınları erkeksi yaptığını ya da erkeksi kadınların çirkin olduğunu ispatlamak mı? | Open Subtitles | لإثبات نقطة غبية بأن ... السلطة تجعل المرأة أكثر رجولة أو أن النساء ذات الطابع الرجولي بشعات |
En azından erkeksi bir öfke göstermeye başladın. | Open Subtitles | على الأقل بدأت بإظهار بعض الغضب الرجولي |
Gerçeklere dayalı erkeksi mantığına ne oldu, Jack? | Open Subtitles | أين منطقك الرجولي المبني على الحقائق الآن يا (جاك)؟ |
erkeksi göğsü, sivri çenesi | Open Subtitles | صدره الرجولي فكه الخشن |
Senin erkeksi kokunu özlüyormuş. | Open Subtitles | إنها تفتقدُ عبيرَك الرجولي |
Onu çöle sürüklediler, dilini kestiler erkeklik organını parçaladılar ve bunları ağzına tıkadılar. | Open Subtitles | سَحبوه إلى الصحراءِ، إقطعْ لسانَه، قطّعَ جهازُ offhis الرجولي وحَشاهم أين لسانَه كَانَ. |
Bana ve büyükanneme beni düşündüğün için erkeklik görevini yerine getiremediğini söyledi. | Open Subtitles | لقد اخبرتني انا وجدتي انك لم تقم بواجبك الرجولي لانك كنت تتحدث عني |
Tamam, erkeklik gururunu, incittiğim üçin üzgünüm. | Open Subtitles | حسنا, أنا أسفة لأنني أهنت كبريائك الرجولي |
Benim başarısızlığımı istiyorlar, böylece artık hiç bir kadın Erkek işine bulaşmayacak. | Open Subtitles | . لكي لا إمرأةَ سَتَدُوسُ إلى هذا المجالِ الرجولي مرة اخري |
Benim başarısızlığımı istiyorlar, böylece artık hiç bir kadın Erkek işine bulaşmayacak. | Open Subtitles | . لكي لا إمرأةَ سَتَدُوسُ إلى هذا المجالِ الرجولي مرة اخري |
Kendisi bugün burada süper seksi, süper androjen Erkek giyiminden etkilendiği sonbahar kreasyonunu tanıtacak. | Open Subtitles | هذا صحيح وهي هنا اليوم لتمثيل أقوى مجموعة خريف مثيرة جنثوية ذات التأثير الرجولي |
Duke'ün gücü ve erkekliğine vurgu yapar. | Open Subtitles | سيبرز طابع (دوق) الرجولي و قوته |