"الرعاع" - Translation from Arabic to Turkish

• ayaktakımı
• Kalabalık
• Halk
• ayak takımı
• ayaktakımını
• ayaktakımının
• Kalabalığı
• ayaktakımıyla
• ayak takımının
• kalabalığın

ayaktakımı ile dolaşmam, ve yalnızca haftasonlarında içerim.
لا أتسكع مع الرعاع وأشرب في عطلة الاسبوع فقط

Parazit Kraliyet liderleri ve ayaktakımı üçkağıtçı uluslararası çetesi
رئيس العصابة الملكى ، الطفيليات ، وكل العصابة من الرعاع الدهماء الدوليون

15'inci bölgeden 17'ini caddedeki Kalabalık yüzünden 8'inci caddedeki bütün...
من المحطة 15 كل المتاجر تغلق فى الشارع الثامن خوفا من الرعاع فى الشارع 17

Sonunda Halk biz askeri, ekonomi ve enerji liderlerine dönüp dümeni devredecek.
وسرعان ما يلجأ الرعاع لنا... قادة الجيش، الماليّة والطاقة... لتعديل مسار السفينة

Bu kokuşmuş ileri karakol, ve iğrenç ayak takımı.
هذا الإحتجاج العنيف.هذه الرعاع القذرة التى بالخارج

Bu ayaktakımını adam edip takıma dönüştüremiyeceğimi düşünüyordu.
راهن على أنّي لن أقدر على استلام هذا الرعاع وتحويله لفريق.

Bakın, Kralın Eli ayaktakımının arasına inmiş.
انظروا، ذرا الملك قد نزلت لتسير ما بين الرعاع

ayaktakımı milisleri yenmek birşeydir, General Bison'un kuvvetlerini yenmek oldukça farklı şeydir.
لكن هؤلاء الجنود لم يحتفلوا بالنصر بعد فهم يعلمون أن القضاء على المسلحين الرعاع فى المدينة شىء

Biz asiller yabancı ayaktakımı karşısında azınlığa düşeceğiz.
سيفوقنا الغرباء الرعاع نحن النبلاء عدداً

Roma'yı küçük düşürmek isteyen her türden ayaktakımı yarışa katılacaktır.
فلن يفوت أحد من الرعاع بالحصول على فرصة لإحراج أو جرح روما.

Kalabalık 2'inci bulvar 21'inci caddedeki cephaneliğe saldırdı..
من المحطة 18 لقد هاجم الرعاع مخزن السلاح

Kalabalığı dağıtmak için 100 kadar adam göderin 2'inci bulvar 33'üncü caddedeki bina ...Kalabalık tarafından ateşe verildi.
أرسل 100 رجل ليفرقوا الرعاع من الشارع الثالث والثلاثون بالحى الثانى النار تشتعل فى المبنى بسبب الرعاع

Kalabalık istasyona doğru geliyor.
الرعاع قادمون لمبنى المحطة ليس عندنا رِجَال

Halk maymun iştahlıdır kardeşim. Bir ay içinde unutulup gider.
الرعاع متقلّبين يا أخي، سينسوه خلال شهر

Bırakalım öyle olsun. Federaller fiyatları sabitlediğinden beri burası tam bir ayak takımı istilasına uğruyor.
لقد اجتاح الرعاع البلدة منذ أن وحّدت الحكومة الأسعار

- Evet, ayaktakımını içeri sokmasın diye para veriyordum.
-نعم، أعطيته بعض النقود لإبقاء بعض الرعاع في الخارج.

Birkaç ayaktakımının beni rehin tutabilir mi sandın?
هل ظننت أن بوسع بعض الرعاع أسري ؟

Baş belası ayaktakımıyla ortak neyin var?
ماذا يربطك بهؤلاء الرعاع الذين يسببون المشاكل ؟

Kraliçe, kraliyet ordusunun yenildiğine ve ayak takımının başarılı olduğuna mı inanıyor?
هل تعتقد الإمبراطورة حيث فشل الجيش الإمبراطوري الرعاع سينجح؟

Şimdi aşağı gel de aval aval bakan kalabalığın önünde kıçına şaplağı atayım
والآن، انزل إلى هنا حتى أصفعك أمام هؤلاء الرعاع الفضوليين.