"السابقِ" - Translation from Arabic to Turkish

    • eski
        
    • önceki
        
    Jimmy Fingers. Jimmy Fingers... Atlantic City'li eski kumarhane sahibi. Open Subtitles جيمي فينجرز رجل الكازينو السابقِ خارج مدينة أتلانتيك
    eski çocuk yıldız Sam Sweet'in davasında 54. gün sona erdi. Open Subtitles لذالك يَنتهي يومُ 54 مِنْ المحاكمةِ حول النجمِ السابقِ الطفلِ ، سام سويت
    Sanırım eski kocasına geri dönecek. Open Subtitles أوه، أعتقد هي تَعُودُ إلى زوجِها السابقِ.
    Cole ve eski karınız o gün velayetin sizde olmadığını söyledi. Open Subtitles ذلك لَيسَ الذي كول ورأي الزوجةِ السابقِ. يَقُولونَ بأنّك ما كَانَ عِنْدَكَ رعاية ذلك اليومِ.
    Bir önceki akşamla ilgili olayların kısa bir özetini Dogville'lilere sunduktan sonra, Tom kaçağı saklandığı yerden çıkarmak için madene gitti. Open Subtitles وبعد تَزويدهم بملخص سريع عن الأحداث في المساء السابقِ إلى سكان دوجفي المندهشون، ذهب توم إلى المنجمِ يسترجع الهاربة مِنْ مخبأِها.
    eski eşlerin eksikliği onları birer seks objesi olarak görmelerine sebep oluyor. Open Subtitles بينما يُعارضُ جنسَ بسبب قلة الزوجِ السابقِ
    eski karına banka hesapların hakkında asla bir şey söylemedim. Open Subtitles تَعْرفُ، أنا لَنْ أُخبرَ كَ حقاً أيّ شئ الزوجةِ السابقِ حول حساباتكَ المصرفية.
    Sen benim eski eşimin iş ortağıydın. Open Subtitles أنت شريكَ عملِ زوجِي السابقِ. أنا لا أَستطيعُ.
    eski çıktıklarımdan birini bulup, sana bunu kanıtlayacağım. Open Subtitles سأتعقّبُ واحد مِمّن واعدتهم في السابقِ و سأثبتُ هذا
    Pekâlâ, eski pozisyonunda kalman gerekecek. Open Subtitles حَسَناً،أنت سَتَحتاجُ إلى البقاء في موقعِكَ السابقِ.
    Sanki normal, sevgi dolu bir aileymişiz gibi eski kocamla takılmamı istedi. Open Subtitles لقد علقني مَع زوجِي السابقِ كأن الوضع طبيعي، عائلة سعيدة
    Peki, sanırım ıstakoz eski eşiyle yeniden görüşmeye başladı. Open Subtitles ، حسنا، أعتقد سرطان البحر تتواعد مَع زوجِها السابقِ.
    Ama şimdi yeniden faal durumdayım ve işler eski haline dönmeli. Open Subtitles و لكني عدتُ للعمل الآن. لذا يجبُ علينا العودة لنظامنا السابقِ مجدداً.
    Ama şimdi yeniden faal durumdayım ve işler eski haline dönmeli. Open Subtitles و لكني عدتُ للعمل الآن. لذا يجبُ علينا العودة لنظامنا السابقِ مجدداً.
    eski ihtişamı sadece hatıralarda artık. Open Subtitles الذكريات الوحيدة مِنْ مجدِها السابقِ.
    Hala eski kocasına aşıktı. Open Subtitles هي ما زالَتْ عاشقة مَع زوجِها السابقِ.
    N.S.C, tam da Seoul'daki askeri olmayan personelin boşaltılmasını tartışmak için toplanmışken, Birleşik Devletler eski başkanı Jimmy Carter'den bir telefon geldi. Open Subtitles كما اجتمع مجلس الامن لمناقشة اخلاء جميع السبل السلمية فى سول هناك مكالمه هاتفية مِنْ الرئيس الأمريكي السابقِ جيمي كارتر.
    İşin aslı, o bizim eski düğün organizatörümüz. Open Subtitles في الحقيقة، هو نا مخطّط الزفاف السابقِ
    Biz ayrıyken eski sevgilinle yatmana ne demeli? Open Subtitles كَمْ ' نوبة التي الوقت عندما نحن فُرّقنَا وأنت مارستَ الجنس مَع خليلِكَ السابقِ , huh؟
    İyi, bence önceki uçakla gitmelisin. Open Subtitles حَسناً، أعتقد أنت يَجِبُ أَنْ تَحْصلَ على الطيرانِ السابقِ.
    Benim binmemi istediğin önceki uçak kaza yaptı. Open Subtitles ذلك الطيرانِ السابقِ أردتَني على مُتَحَطّمِ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more