Trende yemek için bir iki sandviç aldım. Termosu da doldurdum. | Open Subtitles | لففت بعض الساندويشات وملأت الترامس من أجل رحلة القطار |
sandviç siparişini götürme işi milyonlarca doları korumaktan daha az özgeçmiş kontrolünü gerektirir ama aynı yetkiyi size verir. | Open Subtitles | الحصول على وظيفة توصيل الساندويشات يتطلب تحقيق بسيط من الخلفية أكثر من الحصول على وظيفة لحماية ملايين |
- Geciktiğim için özür dilerim. - Önemli değil. sandviç aldım. | Open Subtitles | أنا أسف لتأخري لا عليك, لقد إشتريت بعض الساندويشات |
En son katıldığım davalar sandviçler ve yer elmaları içindi. | Open Subtitles | الحالات الوحيدة التي توليتها مؤخراً كانت عن الساندويشات و البطاطا |
Yanımıza sandviçleri, biraları alır ve kardeş kardeşe konuşuruz. | Open Subtitles | سنأخذ بعض الساندويشات وبعض البيرة ثم سنتحدث فقط أخ الى أخيه |
Dekan'la bir görüşme ayarladım, ona sandviç dükkanı fikrimizden bahsedebiliriz. | Open Subtitles | إستطعت الحصول على موعد مع العميد لنقدم له فكرة محل الساندويشات الخاص بنا |
İyi haber, yönetim kurulu sandviç dükkanı fikrine bayıldı. | Open Subtitles | الخبر الجيد أن الإداره أعجبت بفكرة محل الساندويشات |
Kafetoryumumuzdaki bu sanat eseri sandviç dükkanı Greendale'in meşruluğa doğru ilk adımını temsil ediyor. | Open Subtitles | كشك الساندويشات الحديث هذا في مطعمنا يمثل أولى خطوات جريندييل للأمام نحو الشرعيه |
Evet, koca sandviç şirketini dalgın gözleriyle yok edecek kız, benim. | Open Subtitles | نعم هذه أنا القتاة التي ستمدر شركة الساندويشات العملاقة ذات العيون الحالمة |
sandviç yapmak ya da yemek artıklarını ısıtmak için iyi iş görür. | Open Subtitles | إنه من الجيد أن تكوني قادرة على صنع الساندويشات أو تسخين باقي الطعام |
Biz kaç saattir aç aç onu bekliyoruz o gitmiş havuz başında sandviç yiyor. | Open Subtitles | لقد انتظرنا طويلاً هنا ، دون أن نأكل وهي أكلت بعض الساندويشات صالة السباحة؟ |
sandviç Kanunu'na geçiş yapabileceğine inanıyor musun? | Open Subtitles | هل تظن بأنه يمكنك تدريس قانون الساندويشات ؟ |
Bu da sana bahsettiğin sandviç hırsızlığı ile nam salmış kız. | Open Subtitles | هذه هي التي حدثتكِ عنها. سارقة الساندويشات سيئة السمعة |
Ona, yokluğunda sandviç mekanını idare edeceğimi söyledim. | Open Subtitles | أخبرتها بأنني سأدير محل الساندويشات حتى تعود |
Haydi, sürekli adını duyup durduğum şu yeni deli-mezeciden sandviç alalım. | Open Subtitles | نعم، هيا بنا نشتري بعض الساندويشات في نيو دلهي، أنا أسمع عنها طوال الوقت |
Demek sandviç yapıyorsun. | Open Subtitles | انت تصنع الساندويشات |
İkincisi, bir daha Pete Campbell'ın çöplüğüme girmesine izin verirsen, ...Penn İstasyonunda sandviç satmaktan başka bir iş bulamazsın. | Open Subtitles | ثانيـاً, إن تركتي (كامبل) يبحث في قمامتي مجدداً لن تكوني قادرة على العثور حتى على عمل لبيع الساندويشات في محطة بين |
Seninle sandviç yapmayı seviyorum. | Open Subtitles | أحب تحضير الساندويشات معك |
Tüm sandviçler 5 dolar. | Open Subtitles | جميع الساندويشات بـ 5 دولارات |
Evet, hizmetçi önceden havuz kenarına sandviçleri bıraktı. | Open Subtitles | نعم، الخادمة أوصلت بعض الساندويشات إلى حوض السباحة |