Ona benim başka yolda oldugumu söyle. arabalar henüz EPA'yı geçti | Open Subtitles | أخبره أني على الخط الآخر وأن السيارتان تجاوزتا الإجراءات |
Otel arabası ve diğer kiralık arabalar... | Open Subtitles | سيارة الفندق المؤجرة و كلا السيارتان المؤجرتان |
Kamyon geçsin diye arabaları çekmek zorundaydılar, tamam mı? | Open Subtitles | كان عليهما تحريك السيارتان حتى تستطيع الشاحنة المرور |
Jason ve Michael satın aldıkları yeni arabaları göstermek için bara geldiler. | Open Subtitles | لإظهار السيارتان الجديدتان الذي تم شراؤهما |
Yüzde altmış korumada iki araba da iyi gidiyor. | Open Subtitles | و في حماية 60 من مئة كلتا السيارتان تؤديان بشكل جيد |
arabalar dışarıda kalacak. Silahlarınızı da vermeniz gerekiyor. | Open Subtitles | السيارتان ستبقيان بالخارج، وستسلّمون مسدساتكم. |
arabalar dışarıda kalacak. Silahlarınızı da vermeniz gerekiyor. | Open Subtitles | السيارتان ستبقيان بالخارج، وستسلّمون مسدساتكم. |
Fakat gerçekte arabalar aynı büyüklükte, ama biz bunu böyle görmüyoruz. | TED | ومع ذلك، في الوقع، السيارتان لهما نفس الحجم! ولكن هذا ليس ما نراه. |
Evet arabalar EPA'yı geçiyorlar... | Open Subtitles | السيارتان على وشك تجاوز الإجراءات |
Üzgünüm,arabalar EPA'yı geçti. | Open Subtitles | آسف، السيارتان تجاوزتا الإجراءات |
arabalar CD, kaykay ve benzeri eşyalarla doluydu. | Open Subtitles | و كما تعلم، كانت السيارتان مليئتان CD, skateboards, بـ و أشياء من هذا القبيل |
Piyango bileti alıp kazandıklarını ve arabaları bu parayla aldıklarını anlattılar. | Open Subtitles | أوضحوا أنهم اشتروا تذكرة يانصيب و بذلك المال استطاعوا أن يشتروا السيارتان |
arabaları evde miydi? | Open Subtitles | هل كانت كلتا السيارتان بالمنزل؟ |
Yani iki araba yarışıyor ve biri, diğerine çarpıyor. | Open Subtitles | السيارتان تَتسابقانِ، واحد يَضْربُ الآخرون. |
Televizyonda iki araba görüyorsunuz. Biri siyah, biri beyaz. | Open Subtitles | عندما تنظر إلى التلفزيون ترى هاتان السيارتان واحده سوداء والاخرى سوداء |
İki araba da bozuk. | Open Subtitles | السيارتان معطلتان. |