Tüm dertler, "Beyazlı kadın" diye resim ile başladı. | Open Subtitles | بدأت المشاكل حول لوحة اسمها السيدة ذات الرداء الأبيض |
Hani şu uzun saçlı kadın. Senin sevdiğin. | Open Subtitles | تقصد السيدة ذات الشعر الطويل الذي يعجبك كثيراً |
Komik isimli ve uzay saçlı olan kadın. | Open Subtitles | تلك السيدة ذات الاسم الغريب والشعر الفضائي |
Ve meslekdaşlarıma sunuyorum - sıcak pembeler içindeki hanımefendi. | Open Subtitles | لذا أعطى الكلمة لزميلتى، السيدة ذات الرداء الوردى |
- Buyrun, Pembe hanımefendi, söz sizin. | Open Subtitles | يمكنك التكلم أيتها السيدة ذات الرداء الوردى أنا؟ |
Kırmızı montlu kadın O çantayla ne yapıyorsun? | Open Subtitles | السيدة ذات الجاكيت الأحمر ماذا تفعلين بهذه الحقيبة؟ |
Mavi montlu kadın Kırmızı montlu kadını tanıyor musun? | Open Subtitles | السيدة ذات الجاكيت الأزرق هل تعرفين السيدة ذات الجاكيت الأحمر؟ |
Eğer ten rengi ceketli kadın, tam ikinci yudumu alırken caddeden karşıya geçerse, bu eve dönmem gerektiğini gösterir. | Open Subtitles | وإذا كانت السيدة ذات المعطف البني ستقطع الشارع حينما اتناول الرشفة الثانية فهذا يعني بأنه يجب على العودة الى البيت |
Melek, çoban, sakallı kadın hadi ahıra gelin. | Open Subtitles | ملاك, ايها الراعى, ايتها السيدة ذات اللحية, هيا, ادخلوا الى الاسطبل. |
Karayipler'de kırmızılı bir kadın var... | Open Subtitles | هناك السيدة ذات الرداء الأحمر من الكاريبي |
Sanırım bir şey buldum. Hayvan güçleri olan kadın. | Open Subtitles | أظنني رأيت شيئًا، السيدة ذات قوى الحيوانات. |
Şu tiz sesli kadın gelene kadar tabi. | Open Subtitles | حتى تأتي تلك السيدة ذات الصوت الحاد. |
Sen komik saçlı kadın için çalışıyordun. | Open Subtitles | أنت تعمل لدى السيدة ذات الشعر المضحك |
Kırmızı şapkalı kadın. | Open Subtitles | السيدة ذات القبعة الحمراء اجل |
Mor süveterli kadın, | Open Subtitles | السيدة ذات الكنزة الإرجوانية تجادلت مع الآنسة (جيسي) كما فعلتي، |
Mor süveterli kadın mı? | Open Subtitles | السيدة ذات الكنزة الإرجوانية؟ |
Gıdısı sallanan kadın mı? | Open Subtitles | السيدة ذات العنق المرتعش؟ |
Ayakkabı tokasını verdiğim hanımefendi Mösyö Morley'in muayenehanesine girdi. | Open Subtitles | السيدة ذات إبزيم الحذاء الذي استعدته أنا تم إدخالها لغرفة السيد "مورلي" |
Kuş kafesli hanımefendi ama bu ona pek benzemiyor. | Open Subtitles | السيدة ذات قفص الطيور ... ... لكنها لا تبدو مثلها |
Şimdi de, muhteşem bir sari giyen hanımefendi. | Open Subtitles | والان السيدة ذات الساري الجميل |