"السّيف" - Translation from Arabic to Turkish

    • Kılıç
        
    • kılıcı
        
    • kılıçla
        
    Uçan Kar ile Kırık Kılıç'ı ayırmak için Önce Gökyüzü'nü yoketmem gerekti Open Subtitles لافصل بين الثلج الطّائر و السّيف المكسور
    Kırık Kılıç ve Uçan Kar gibi büyük savaşçıların duygusal yönden bu şekilde pasif düşmelerini... hayal dahi edemezdim Open Subtitles لم أتخيّل أبدًا محاربين ماهرين مثل السّيف المكسور و الثلج الطائر يسمحون لعواطفهم ان تتحكم فيهم
    Peki Kırık Kılıç'la Uçan Kar'ı niye buldun? Open Subtitles اذا لماذا تبحث عن السّيف المكسور و الثلج الطّائر ؟
    Sonrasında sabanı bırakıp, kılıcı aldı. Open Subtitles وعُقب موتها ترك المِنجل مِن يده وأمسك السّيف.
    Onu bulduğunda, gerçek kılıcı da bulursun. Open Subtitles عندماتعثرينعليه، ستعثرين على السّيف الحقيقي.
    Altın aslandan topuzlu o kılıcı kim sana verdi? Open Subtitles من أعطاكِ ذلك السّيف ذو الأسد الذّهبيّ على مقبضه؟
    Kırık Kılıç'ı gerçek bir dost gibi görüyorum artık eğer ölürsem, yaptığım şeylerden pişmanlık duymayacağım Open Subtitles بعد أن وجدت الصديق الحقيقيّ في السّيف المكسور إذا متّ, أنا راضي بحياتي
    Kırık Kılıç'ın çizdikleri Kılıç tekniği ile ilgili değil ama Kılıç Ustalarının en büyük ideali hakkında Open Subtitles لوحة السيف المكسور هذه ليست عن مهارة السّيف لكنّ عن الفكرة الاساسية لمهارة المبارزة
    Kılıç insanın kalbinde var olursa elinde silah olmadan düşmanını 100 adım uzaktan vurabilirsin çıplak elle bile Open Subtitles تواجد السّيف في قلب الفرد و غاب عن يده فيمكن للفرد أن يضرب عدوًّا على بعد مئة خطوة حتّى بالأيدي الفارغة
    Kılıç Ustasının en büyük amacı kalbinde ve elinde Kılıç'ın olmamasıdır Open Subtitles الهدف الاساسى لمهارة المبارزة هو غياب السّيف في كلا اليد و القلب
    Kılıç ustası kılıcının arkasında olmalı. Open Subtitles أو ينتهي مثلّك. لم يعجبني الإختباء حلف السّيف أبداً.
    Evet? Kasanıza son girdiğimde, Kılıç oradaydı. Open Subtitles آخر مرّة زرتُ فيها قبوك، كان السّيف هناك
    Gökyüzü, Uçan Kar ve Kırık Kılıç Open Subtitles السّماء, الثلج الطّائر و السّيف المكسور
    Kırık Kılıç bu yüzden onu asla affetmemişti Bunu daha önce niçin duymadım? Open Subtitles لم يسامحها السّيف المكسور أبدًا
    Uçan Kar ve Kırık Kılıç suikaste teşebbüs ettiler. Open Subtitles بأمر صاحب الجلالة ! الثلج الطّائر و السّيف المكسور
    Hayatımı kurtardığın için teşekkür etmeliyim ama o kılıcı oraya koymamış olsaydın tehlikeye girmezdim. Open Subtitles أعتقد أنّه عليّ أن أشكركِ لإنقاذكِ حياتي... لم أكن لأصبح في خطرٍ مُحدّق لولا أنّكِ لم تزرعي ذلك السّيف.
    kılıcı kaldır. Open Subtitles ضع السّيف جانبًا.
    Bu kılıcı da onu korumam için verdi. Open Subtitles أعطاني هذا السّيف لأحميها.
    Bu kılıcı bana baban vermişti. Open Subtitles والدك أعطاني هذا السّيف.
    Revile ona bu kılıcı verdi. Open Subtitles منسورش* اعطاة هذا السّيف.
    Kırık kılıçla beraber saraya saldırdılar 3000 seçkin asker dahi durduramadı onları Open Subtitles اقتحمت القصر مع السّيف المكسور ثلاثة آلاف من صفوة قوّاتى لم يتمكنوا من ايقافهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more