"الشئ الثاني" - Translation from Arabic to Turkish

    • İkinci
        
    • İkincisi
        
    • ikinci şey
        
    İkinci yapmanız gereken şey, politik yandaşlarınıza kaynak aktarmaktır. TED الشئ الثاني الذي تحتاجه أن تدفع للسياسيين المتطفلين.
    Ama belediye başkanları ile ilgili ikinci konu, onlar mahallenin abisidirler diyorum ben, ya da kadın başkanları dahil edersek ablalarıdırlar. TED لكن الشئ الثاني عن المحافظين هو ما احب ان اسميه اولاد المنطقة او حتي نضم العمداء النساء, ابناء المنطقة
    İkinci şey, Papazlık yaptığım kiliseden maaş almaya son vermemdi. TED الشئ الثاني كان، توقفت عن أخذ مرتب من الكنيسة التي أعمل بها.
    İkincisi, oh ikincisi, bu sürecin TED الشئ الثاني .. الشئ الثاني هو ان هذه العملية
    İkincisi, Tanrı size bir soru soruyorsa, o zaten cevabını biliyordur. TED الشئ الثاني هو، إذا سألك الخالق أي سؤال، فإنه مسبقاً يعلم الإجابة.
    Söylediğinizi duyduğumu düşündüğüm ikinci şey beyni şu an 2 renkle kontrol edebiliyor olmanız. Bir açma/kapama anahtarı gibi. Ed Boyden: Bu doğru. TED الشئ الثاني الذي سمعتك تقوله هو أنه يمكن ان تحكم بالدماغ عبر لونين للحصول على مفاتيح تفعيل وتعطيل للدماغ إد بويدين : هذا صحيح
    İkinci unsur, birçok şeyden yararlanabileceğimiz bir hayat, iyi bir hayat istememizdi. TED الشئ الثاني هو أننا أردنا أن نحصل على حياة، حياة أفضل حيث يمكننا الإستفادة من العديد من الأشياء.
    Hatırlaman gereken ikinci önemli şey ise evlilik çılgınlıktır. Open Subtitles و الشئ الثاني المهم حول الزواج أن الجنون يتطب ذلك أيضاً
    Gördüğümüz ikinci şey, çeşitlilik. TED الشئ الثاني هو أننا نرى التنوع.
    İkinci olarak, veren tarafın başarılı olduğu bir kültür kurmak isterseniz, yardım etmenin prensip olduğu, insanların çokça yardım istediği bir kültüre gerek duyarsınız. TED الشئ الثاني المُهم إن أردت أن تؤسس لثقافة يكون فيها المِعطاؤن ناجحون ، فأنت بحاجة لثقافة تكون مساعدة الناس فيها هي الأساس حيث يسأل الناس كثيراً
    Yapmamız gereken ikinci şey dünyanın her yerinde elektronik sağlık kayıtları için milyonlarca dolar harcarken ayrıca yaşadığımız yerlerin geçmişinide sağlık kayıtlarımıza eklendiğinden emin olmalıyız. TED الشئ الثاني الذي نحتاج لفعله هو بينما ننفق مليارات الدولارات في كل العالم لبناء سجلات طبية إلكترونية، يجب التأكد من وضع تاريخ للأماكن داخل السجل الطبي.
    Zaman zamansızdır. Bu da ikincisi. Open Subtitles الزمن هو خالد هذا الشئ الثاني
    -Oh, ikincisi.... -Sportmenlik. Open Subtitles الشئ الثاني الروح الرياضية
    Bu mektup, Bay Bailey'in cebinden çıkardığım ikinci şey. Open Subtitles كان هذا هو الشئ الثاني الذي أخذته من جيب السيد "بايلي"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more