North Beach'te bir dansçıyla yaşıyordu, biliyor musun? | Open Subtitles | أتعرف أنه كان يعيش في الشاطئ الشمالي مع راقصة تعري؟ |
Yerel haberlerde, 14 saat içinde ikinci vücut North Beach'te bulundu. | Open Subtitles | في الأخبار المحلية , الجثة الثانية وجدت خلال 14 ساعة على الشاطئ الشمالي |
"Kuzey Sahili'nde gidiyordun ve bu araba yoldan çekilmedi." | Open Subtitles | أنت تقود حول الشاطئ الشمالي وهذه السيارة لن تبتعد عن الطريق |
Anne Marie Chadwick'in böyle bir kayış yapması... hem de tüm Kuzey Sahili halkının gözleri önünde- | Open Subtitles | لآن ماري تشادويك أعتلت موجة كهذه بكامل الشاطئ الشمالي فكل الموجودين هنا مندهشون جدا |
GPS'e göre lastik patlamadan önce son durduğu yer kuzey kıyısında bir bar. | Open Subtitles | وفقَ بيانات الجهاز اخر مكانٍ توقفت فيهِ قبلَ أن تتوقف السيارة كان حانةً في الشاطئ الشمالي |
Ha, o mu? Yeni bir müşteri. Kuzey Kıyısı'nda yaşıyor. | Open Subtitles | ذلك كان زبون جديد يعيش عند الشاطئ الشمالي |
Evvel zaman içinde New York yakınındaki Long Island'ın kuzey kıyılarında, neredeyse bir şato kadar büyük bir köşk vardı ve orada Larrabee ailesi yaşıyordu. | Open Subtitles | كان فيما مضي على الشاطئ الشمالي لمدينة لونج آيلاند القريبة من نيويورك |
Takip edersek kuzey kıyısındaki tahliye noktasına varabiliriz. | Open Subtitles | لو التزمنا بالطريق سنصل لمكان الإلتقاء عند الشاطئ الشمالي |
North Beach'ten Keys'e bir şey götürmenizi istiyorum. | Open Subtitles | لدي شيء ما اريدكما ان تنقلاه من منطقة الشاطئ الشمالي |
Siktiğim en iyi amcık North Beach'ten reşit olmamış bir kızdı. | Open Subtitles | أفضل نساء يمكن أن تحصل عليهم يوماً مع الجميلات القاصرات من الشاطئ الشمالي |
North Beach 50 km. uzaklıkta ama 500 km. gibi geliyor. | Open Subtitles | الشاطئ الشمالي يبعد ثلاثون ميلا |
- North Beach'tesin. | Open Subtitles | أنتي في الشاطئ الشمالي |
Kono, O'ahu'nun Kuzey Sahili'nde büyümüş ve gençlik yıllarını profesyonel sörfçü olarak geçirmiş. | Open Subtitles | كونو ترعرعت في الشاطئ الشمالي بأوهاوا وامضت صغرها كراكبة أمواج محترفة |
Sırada Kuzey Sahili var. | Open Subtitles | سنتجه إلى الشاطئ الشمالي تاليا. |
Kuzey Sahili'ne uğrayın ve bizimle takılın. | Open Subtitles | مروا على الشاطئ الشمالي وتسكعوا معنا |
kuzey kıyısında ki arkadaş, bizi, sizin ölü hırsıza bağlayacak bir isim verdi. | Open Subtitles | صاحبي في الشاطئ الشمالي تعرَّف على اسم لصكما الميت. |
Bildiğiniz gibi kuzey kıyısında dalgalar çok hızlı. | Open Subtitles | الأمواج على الشاطئ الشمالي وتأتي بسرعة |
Angela kuzey kıyısında kaçırıldı ve Jennifer Ravich'in cesedi Kailua'da bulundu. | Open Subtitles | حسناً ، إذاً (انجيلا) كانت قد إختطفت من الشاطئ الشمالي "وجثةُ (جينيفر رافيش) وجدت في "كايلوا |
Kuzey Kıyısı'ndan genç bir kız. | Open Subtitles | انها فتاة مراهقة من الشاطئ الشمالي. |
New York yakınındaki Long Island'ın kuzey kıyılarında, neredeyse bir şato kadar büyük bir köşk vardı. | Open Subtitles | على الشاطئ الشمالي لمدينة لونج آيلاند القريبة من نيويورك كان هناك قصر كبير جداً |
Vergi kayıtlarına göre kuzey kıyısındaki Taka Çiftliğinde çalışıyor. | Open Subtitles | عرض سجلات الضرائب (التي بعمل بها في مزرعة (تاكا في الشاطئ الشمالي لكن عندما وصلنا إليهم |