Zaten muhtemelen siz de bir senatöre kurşun nakli yapan ilk kişi değilsinizdir. | Open Subtitles | أنت بالتأكيد لم تكن الشخص الاول الذي يدخل بعض الرصاص في عضوا مجلس الشيوخ للولايات المتحدة. |
Sabahları uyandığımda görmek istediğim ilk kişi olduğunu söylerdim. | Open Subtitles | بعد ذلك سوف اخبرها انها الشخص الاول الذي اريد رؤيته عندما استيقظ في الصباح |
Ben birlikte bizim geleceğimizi gördüm ve ben ilk kişi olacak o deli lanet olduğunu itiraf etmek. ilaç, sürekli parti. | Open Subtitles | حسنا. اليك هذا الشئ, صوفى, لقد رائيت مستقبلا معا و انا ساكون الشخص الاول |
Bana yıllardır hastalıklı gibi davranmayan ilk insandı. | Open Subtitles | كان الشخص الاول منذ سنوات الذي لم يعاملني كمنبوذة |
Yeteneğimi aşıladığım ilk insandı. | Open Subtitles | لقد كان الشخص الاول الموهوب |
Neyin var dedim ve dedi ki kilosundan bahsetmeyen ilk kişi benmişim. | Open Subtitles | اخبرتها ما الامر وقالت انني الشخص الاول الذي لم يذكر امر وزنها لماذا يجب ان افعل ذلك؟ |
Bunu ilk keşfeden ve bu konuda ulusal düzeyde bir şeyler yapan ilk kişi herkesçe bilinen, hassas kalpli liberal Margaret Thatcher' dır. | TED | وقد كان الشخص الاول الذي لاحظ هذا والذي اراد ان يقوم بأمر ما حياله عالميا صاحبة القلب الشجاع , الليبرالية .. المعروفة مارغريت ثاتشر |
Kendim olarak yeterli olduğumu hissettiren ilk kişi. | Open Subtitles | ...انها الشخص الاول ...الذي جعلتني اشعر انني كفاية , على طبيعتي |
Buna ailemde karşı çıkacak ilk kişi ben olmayacağım. Selam Russell. | Open Subtitles | و انا لن اكون الشخص الاول فى عائلتى الذى يتحدى هذا (مرحبا يا (راسل |