Hindistan, Çin ve komşu Asya ülkelerinin çoğunda Doğu dinleri görülüyor. | TED | هو الديانات الشرقية في الهند والصين والدول الآسيوية المجاورة. |
Unut, Doğu Dillerinde Cambridge'de birincilik aldım. | Open Subtitles | انت تنسي، أخذت المركز الاول في اللغات الشرقية في كامبردج |
Londra Üniversitesinde , Doğu öğretileri konusunda Profesör oldu. | Open Subtitles | أصبح أستاذ في الدراسات الشرقية في جامعة لندن و كتب كتابا |
Neden Doğu tarafında lüks bir daireye taşınmıyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا تدعيني أنقلك للجانب الشرقية في شقة فاخرة؟ |
ANLATAN: Doğu cephesindeki çarpışma, 1. Dünya Savaşının kalbindeydi. | Open Subtitles | كانت الجبهة الشرقية في قلب الصراع خلال الحرب العالمية الأولى |
Naziler, Yahudiler karşılığında istedikleri kamyonları, sadece Doğu Cephesinde Sovyetler Birliğine karşı savaşta kullanacaklarını söylüyorlardı. | Open Subtitles | وقال النازيين أن الشاحنات التى أرادوها مُقابل اليهود ستـُستعمل فقط على الجبهة الشرقية في الحرب ضدّ الإتحاد السوفيتي |
On yedisinde Triad için öldürüyordu ve son üç yılda Doğu'nun bir numaralı tetikçisi olmayı başardı. | Open Subtitles | وكبرت وكانت الرقم واحد في الضرب في الأسواقِ الشرقية في الثلاث سنوات الماضية |
Ama bu sadece Sovyet azmini güçlendirip Doğu Almanya önderliğindeki sosyalist ülkelere yakınlaştırır. | Open Subtitles | مما سيعزز فقط حل الاتحاد السوفييتي وحشد البلدان الاشتراكية مع ألمانيا الشرقية في الصدارة |
Görünen o ki, bir zamanlar Doğu tarafını yarısının sahipleriymiş. | Open Subtitles | يبدو لي أنهم كانوا يملكون نصف المنطقة الساحلية الشرقية في تلك الآونة. |
Elimizde hayati tehlikesi olan, kimliği belirsiz üç Doğu Avrupalı ve ölümcül çikolata makinesiyle yaraladığınız iki Arnavut var. | Open Subtitles | لدينا ثلاثة مجهولي الهوية من أوربا الشرقية في حالة حرجة وهذين الألبان الذين قمتم بتشويههم بولعك للشيكولاته |
Kızıl Ordu 1945'te Doğu Almanya'yı işgal ettiğinde, orada hemen yayıldı ve Alman Komünistlerini kendi gizli polis teşkilatını kurabilmeleri için eğitti. | TED | حين احتل الجيش الأحمر ألمانيا الشرقية في 1945، توسعت مباشرة هناك وسريعًا بدأت بتدريب الشيوعيين الألمان ليكوّنوا شرطة سرية خاصة بهم. |
Belki de Doğu Roma Enstitüsünden uzmanları çağırmalısınız. | Open Subtitles | ربما وجود خـبير من معهد الدراسـات الشرقية في "رومـا" سيكون ضرورياً. |
Merhum Başkan'ın naaşı Beyaz Saray'ın Doğu salonunda bulunuyor. | Open Subtitles | فيواشنطن,جثّةالرئيسالسابق موضوعة في الغرفة الشرقية في البيت الابيض ... |
Doğu bölge ofisinde boş bir pozisyon var diye biliyorum, Cadman Plaza'da... | Open Subtitles | أظن أن هناك مراكز شاغرة في مكتب المقاطعة الشرقية في (كادمان بلازا) |
Doğu Hindistan Şirketi'nin Wapping Wall'daki ambarı. | Open Subtitles | مستودع "شركة الهند الشرقية" في شارع "وابينغ وول" |
Colin Doğu Avrupa'nın dışında bir yerde kiralık katillik yapıyor. | Open Subtitles | كولن" تم توظيفه في اوروبا الشرقية" في خدمة احد المرتزقة ...سادتي |
Yarasa pisliklerinin kendini rafine ettiği Burma'daki yarasa mağaraları veya Doğu Hindistan Şirketi'nin Wapping Wall'daki ambarı. | Open Subtitles | كهوف خفافيش (بورما) حيث تنقي فضلات الخفافيش نفسها أو مستودع شركة (الهند) الشرقية في (وابينغ وال) |
Osip'in adamları, Doğu Bloğundan kızlar çalıştırıyorlar, Güney Kaliforniya'da bir yıldan uzun zamandır, Frank. | Open Subtitles | جماعة (أوسيب) إنهم يشغلون فتيات من الكتلة الشرقية في جنوب (كاليفورنيا) منذ أكثر من عام |
Almanlar, Karpat Dağlarındaki Gorlice bölgesinde Rusları yarıp geçmek için 8 bölüğü Batı cephesinden Doğu cephesine kaydırdı. | Open Subtitles | نقلت ألمانيا 8 وحدات من الجبهة الغربية للجبهة الشرقية في محاولة لإحداث ثغرة في الروس في منطقة (جورليس) التي تقع على التلال أسفل جبال (كارباثيان) |