Doğudan kuzeye esen rüzgar alevleri dağıtmış | Open Subtitles | بدون a رخصة. وعلى ما يبدو الريح إنتقلتْ مِنْ الشرقِ إلى الشمالِ. |
312)}Tiamat Kuyruklu Yıldızı'nın Yerberiye Ulaşması Tiamat Kuyruklu Yıldızı güneşi takip ediyormuşçasına Doğudan batıya doğru ilerliyor. | Open Subtitles | .يتحرّكُ مذنّبُ "تيامات" من الشرقِ إلى الغرب كما لو أنّه يتّبعُ الشمس |
Doğudan gelen haberlere bakılırsa... | Open Subtitles | تَجيءُ الكلمةُ مِنْ الشرقِ |
Şimdi müttefiklerimizin himayesinde doğuya gideceksin. | Open Subtitles | الآن يَجِبُ أَنْ ننشدَ الحمايةَمن حلفائِنا فى الشرقِ. |
Flamingo'dan doğuya döndüler. | Open Subtitles | مُنعطف الشرقِ على النحامِ. |
Alsında kendisi doğuda bir doktormuş. | Open Subtitles | فى الواقع,هو إم. دي. مِنْ الشرقِ الخلفيِ |
Uzak doğuda, denizlerin ötesinde Joppa'da Fenike krallığında. | Open Subtitles | بعيداً إلى الشرقِ,عبر البحرِ... في جوبا... ... |
Batıdaki kayalıklar ve doğudaki dere yatağı arasındaki bölgede arayacağız. | Open Subtitles | الصخور إلى الغربِ وسرير الجدولِ الجافِ إلى الشرقِ. |
Ve ben Doğudan. | Open Subtitles | وl مِنْ الشرقِ. |
Evet, Montgomery County'nin batı sınırındayım doğuya baktığımda, yerden yükselen bir duman bulutu görüyorum. | Open Subtitles | اجل انا اقف في الخارج على الحدودِ الغربيةِ لـ"مونتجومري" وعندما أَنْظرُ نحو الشرقِ أَرى غيمة هائلة مِنْ الدخانِ تخرج من الأرض |
Irak'a girip oradaki petrolü alacağız ve orta doğuda bir üs inşa edeceğiz ve oradan da Venezüella'ya gidip Chavez'den kurtulacağız." | Open Subtitles | سَنَدْخلُ العراق لأَخْذ النفطِ و سنُؤسّسُ قاعدة في الشرقِ المتوسّطِ "و سَنَدْخلُ فينزويلا ونَتخلّصُ مِنْ شافيز |
Bu adaların birçoğu uzun bir zincir meydana getirerek doğudaki Atlantik okyanusu ile Karayipler'in korunaklı suları arasında bir dalgakıran oluşturur. | Open Subtitles | العديد مِنْ هذه الجُزُرِ تُشكّلُ سلسلة طويلة التي تخْلقُ مانع أمواج بين المحيد الأطلسي القاسيِ في الشرقِ |