"الشعوب" - Translation from Arabic to Turkish

    • insanları
        
    • halkı
        
    • insanlara
        
    • ulus
        
    • ulusun
        
    • ülkeler
        
    • İnsanların
        
    • milletleri
        
    • halkların
        
    Fakat Orta Doğu insanları sivil eğitim olarak bildiğimiz şeyden mahrum bırakıldılar. TED لكن الشعوب في الشرق الأوسط قد حرمت من أي شكل من أشكال ما نسميه نحن التربية المدنية.
    Bu yenilikler, Timuçin'i durdurulamaz hale getirdi. 1206'dan itibaren insanları keçe çadırlarından çıkarıp birleştirdi ve Cengiz Han adını aldı. TED هذه التصرفات جعلته غير قابل للعرقـلة، وبحلول عام 1206، كان قد وحّد الشعوب ذوي الخيام وصار جنكيز خان.
    Aynı kandan gelen iki Cermen halkı arasında işbirliği çağrısı yaptı. - Zafer! Open Subtitles لقد طالب بالتعاون بين ابناء أثنين من الشعوب الجرمانية تسرى فى عروقهم ذات الدماء
    Müzik icra etmek ve ortaya koymak, sizi kilometreler ve zamanın ötesindeki insanlara bağlıyor. TED لتكتب وتؤدي الموسيقى يربطك ذلك بشعوب الدول، وبحياة الشعوب في الماضي.
    Uzun zaman önce dört ulus barış içinde yaşardı Open Subtitles في القديم كان الشعوب الأربعة تعيش بسلام.
    İbrahim pek çok ulusun atasıdır. Open Subtitles إبراهيم هو والد العديد من الشعوب
    Diğer ülkeler de, kendi hayat tarzlarını korumak için uygun gördükleri şekilde benzer sığınaklar hazırlıyorlar. Open Subtitles باقى الشعوب تجهز ملاجئ مماثلة كما يتراءى لهم لللإبقاء على شعوبهم
    Gelecek insanların kendilerince yönetilmeli. Bazen bizi şimdilik korkutan seslere sahip olsalar bile. TED فالمستقبل يجب أن تحكمه الشعوب بنفسھا. ورغم أن بعض الأصوات التي ما زالت تخيفنا حتى الآن،
    Egemen olabilmek için, insanları acı içinde ölüme yolladılar. Open Subtitles اٍن الشعوب تتعذب و تموت أيما يسمى الحاكم نفسه
    Bu süper ata duyulan heyecan Amerikalıları büyüledi ve çeşitli kültürlerden ve siyasi çevrelerden insanları bir araya getirdi. Open Subtitles الحماس على هذا الحصان الرائع أسر مخيلات الأمريكان وجمع الشعوب مع الرغم من الإختلافات في الثقافة
    Bankalar devleti kontrol eder. Devlette insanları. Open Subtitles المصارف تسيطر على الحكومات الحكومات تسيطر على الشعوب
    1945'te Avrupa halkı savaşın ardından toparlanmaya çalışıyordu. Open Subtitles في العام 1945 م، كافحت الشعوب الأوربية من أجل إعادة أعمار الأرض بعد الحرب
    Hepiniz ve tüm İsrail halkı duysun. Open Subtitles فليكن هذا معلوما لكم جميعا والى جميع الشعوب في اسرائيل
    Yüzyıllar geçecek ama şehirlerimizin ve eserlerimizin kalıntılarından bize bunu yaptıran insanlara karşı yarattığımız nefret alevlenmeye devam edecek. Open Subtitles ستمرّ القرون لكن من خلال خراب مدننا وأنصابنا التذكارية فان كراهية الشعوب
    Uzak diyarlardaki engellenmiş topraklarda yaşayan insanlara bir çözüm yolu sunmaları için onlara ihtiyaç duydukları cesareti kendilerinde bulmalarını sağladın. Open Subtitles من أجلهم ليفهموا أنهم يحتاجون للشجاعة ليفرضوا حلاً على هذه الشعوب البعيدة والبلدان المحبطة
    Uzun zaman önce dört ulus barış içinde yaşardı Open Subtitles .في القديم كان الشعوب الأربعة تعيش بسلام
    Ada ve kıyısal ulus hükûmetleri sularını korumak isteyebilir ama bu ulusların genellikle çok borcu var ve korumayı öncelik yapmak için güçleri yetmiyor. TED قد ترغب حكومات الجزر والأمم الساحلية في حماية مياهها، لكن عادة ما تقبع هذه الشعوب تحت وطأة الديون ولا يمكنها تحمل أعباء تبدية الحفاظ على البيئة.
    İbrahim pek çok ulusun atasıdır. Open Subtitles إبراهيم هو والد العديد من الشعوب
    Çoğu ulusun krallığı için, benim düğünlerim devlet meselesidir. Open Subtitles حفل زفافى شأن رسمى للعديد من الشعوب
    Şu bir gerçek ki gelişmiş ülkeler bunun farkında. TED وهذا الواقع تعرفه الشعوب المتطورة.
    Ren'in kuzeyindeki bütün ülkeler Batı'nın hain güçlerine karşı bir savaşta, Hunlar'ın yanında yer alır. Open Subtitles جميع الشعوب جنوب "الراين" إنضمت ل(الهونيين) فى حمله موسعه نحو قواتنا فى الغرب
    Tekrar gördük ki, insanların sürüş alışkanlıklarını azaltma istemelerinde "ücret" müthiş bir rol oynuyor. TED وهكذا مرة أخرى، يمكننا أن نرى بأن السعر يلعب دورا كبيرا في رغبة الشعوب للحد من سلوكياتهم في قيادة السيارات.
    Ama gerçekte duvar insanların hayatlarını kesiyor. TED لكن الحقيقة هي أن الجدار يخترق حياة الشعوب.
    Bu, ülke çapında bir düzeyde olduğunda milletleri kökten değiştirebilir. TED ومتى يحدث ذلك على مستوى البلاد، فإن بمقدوره أن يغـيّر الشعوب.
    Bu galaksideki yerli halkların çoğunun olanaklarının ötesinde teknolojiye ve askeri güce sahipsiniz. Open Subtitles لديكم التكنولوجيا والقوة العسكرية خارج النطاق أكثر من الشعوب الأصلية في هذه المجرة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more