| Kuzeybatı için oldukça sosyetik. | Open Subtitles | هذا أنيق جدا بالنسبة لهنا فى الشمال الغربى |
| Onlar hala belli tatları ve Kuzeybatı'nın hikayesini koruyabilmiş ve modern bir gökdelen istemişlerdi. | Open Subtitles | أرادوا ناطحة سحاب حديثة و تجمع بين طابع و تاريخ الشمال الغربى |
| Kuzeybatı köşesindeki çitte bir delik ve düvelere karışmış bir kırmızı boğa var. | Open Subtitles | لدى ثقب فى السور الشمال الغربى لقد دخل منه بقرة و ثور |
| Rüzgarın ne zaman kuzeybatıya eseceğini bilirim. | Open Subtitles | عندما تهب الرياح فى الشمال الغربى |
| - kuzeybatıya gidin dedi! | Open Subtitles | لقد قال لنا اتجاه الشمال الغربى |
| Sanırım kuzey batıdan gelecekler, fakat bundan tam emin değiliz. | Open Subtitles | افضل تخميناتى انهم ربما امكنهم الهجوم من اتجاه الشمال الغربى لكن المخابرات لا تدعم ذلك |
| Kuzeybatı Bölümü, durgun bir yerdi. | Open Subtitles | كانت دائرة "الشمال الغربى" هى الموضع المنعزل |
| Kuzeybatı, 2000. | Open Subtitles | الشمال الغربى , فصل 2000, مستحيل |
| - Shadow Vadisi'nden kuzeybatıya doğru ilerliyor. | Open Subtitles | إنها تتجه نحو الشمال الغربى "خارج وادى "شادو |
| Sonra kayık yavaşça kuzeybatıya doğru harekete başladı. | Open Subtitles | " ... عندئذ بدأ القارب فى التحرك " ببطء ناحية الشمال الغربى ... " |
| Sağ yap. - kuzeybatıya dön. | Open Subtitles | -اتجه الى الشمال الغربى |