"الشهوة" - Translation from Arabic to Turkish

    • şehvet
        
    • şehvetin
        
    • Erotik
        
    • cinsel
        
    • arzu
        
    • azgın
        
    • arzunun
        
    • şehvetten
        
    • Şehveti
        
    • afrodizyak
        
    • afrodizyaktır
        
    Bu mücadele; ahlâksızlığa, günaha, cazibeye, şehvet ve aç gözlülüğe karşı bir mücadeledir. TED هو صراع مع النفس، نضال ضد السوء والخطيئة والاغراء و الشهوة و الجشع.
    Bu akşam 10'da. şehvet, kışkırtma ve cinayet üzerine bir hikâye. Open Subtitles الّليلة في تمام العاشرة حكايةُُ عن الشهوة و الإغواء و القتل
    şehvet vardır, ki bu sadece seks yapma isteğidir. TED هناك الشهوة ، وهي مجرد الرغبة في ممارسة الجنس.
    Her zaman şehvetin yedi ölümcül günahlar arasında en iyisi olduğunu düşünmüşümdür. Open Subtitles أنا دائماً أجد الشهوة لتكون أعظم الخطايا السبع المميتة
    Hiç mi Erotik gelmiyor sana? Open Subtitles أليس فيه ولو جزء يسير من إثارة الشهوة حتى؟
    O, doğuştan günahkar. şehvet kalbini kemiriyor. Open Subtitles لقد ولد خاطئا بطبيعته و الشهوة تأكل قلبه
    şehvet ve açgözlülük, ahlak ve terbiyenin yerini aldı Open Subtitles الشهوة و الطمع حلّت مكان اللباقة و الأخلاق
    Tamam. Ne yazık ki içine giren şey şehvet. Open Subtitles حسناً، لسوء الحظ إنَّ ماقد أصابكِ هو الشهوة
    Birden fazla kadınla evlenmeye yönelten şey iman idi şehvet değildi. Open Subtitles فكان ذلك من واقع الإيمان لا الشهوة هو الذى ألهم الرجال لإتخاذ أكثر من زوجة
    şehvet, umutsuzluk ve delilikle savaşamayız ama büyüyle savaşabiliriz. Open Subtitles الشهوة ، و اليأس ، و الجنون لا يمكننا أن نحاربهم لكن يمكننا أن نحارب السحر
    Belki de bu aşk ve şehvet arasındaki farktır işte. Open Subtitles ربما هذا أخيراً الفارق بين الحب و الشهوة
    Onun gelmesi her zaman bir kaç ufak göz atışa bir kaç şehvet düşkünü bakışa ve erkeklerin onu kesmesine neden olurdu. Open Subtitles ظهورها المفاجئ كان مؤكداً دائماً أن يجذب بعض نظرات الإعجاب نظرات الشهوة و بعض المعاكسات المباشرة
    Asıl önemli nokta, sen böylesine yanlış bir şeyi sadece şehvet için yapacak birisi değilsin. Open Subtitles قصدي هو أنكِ لست المرأة التي تفعل شئ خاطئ كهذا بدافع الشهوة
    Bu melek ve şeytanın aşk ve şehvetin bir gösterisi. Open Subtitles هذا عمل شيطاني . . عمل الشياطين و الملائكة، الحب و الشهوة
    İncil bize, içimizdeki şehvetin evlilik bağlamının dışında kullanıldığında günah olacağını söylüyor. Open Subtitles الكتاب المقدس يعلمنا أن الشهوة في قلبك هي خطيئة عندما تفعلها خارج سياق الزواج
    sadece içimizde var olan, bu derin Erotik oyun alanına doğru. Open Subtitles إلى أرض الشهوة العميقة تلك الموجودة في داخلنا فقط
    Yan etkileri var biliyorum ama, çişini tutamama sona eriyor ve hastaların çoğunda cinsel bozukluk Open Subtitles هناك اعراض جانبيه محتملة، لكن الشهوة الجنسية تقل العجز الجنسي يمكن معالجته بأي شيء بالفياجرا، إلى النفخ القضيبي
    Duyduğum an çığlığı arzu dolu bir çığlık sandım. Open Subtitles حسناً، لا. في ذلك الوقت ظننتُ أنّه صوت نابع من الشهوة.
    Kıskançlık ve ıslaklık. Çünkü senin azgın biri olduğunu bilecek. Open Subtitles الغيرة و الشهوة لأنها ستعلم أنك شبق0
    Ayrıca bakire bir tanrıçadır, seks onun dünyasında yer almaz, herhangi bir erkeksi arzunun sınırları ötesinde yer almaktadır. Open Subtitles بالإضافة إلى أنها آلهة عذراء، ليس للجنس مكان في عالمها، إنها في الواقع بعيدة عن مبلغ الشهوة لأي رجل.
    Ben şehvetten patlayacağım. Şey, ben... Open Subtitles سأتفجّر من الشهوة
    Şehveti kendileri sağlayabilirler ama ölü kısmını dışarıda aramalılar. Open Subtitles الشهوة هم يعرضونها بأنفسهم. لكن يجب أن يبحثوا في مكان آخر عن الأطراف الميتة.
    Avcının kanının güçIü bir afrodizyak olduğunu söylediklerini duymuş muydun? Open Subtitles ألم تسمعهم يقولون بأن دماء المبيدة تثير الشهوة الجنسية
    Balık türleri için, en kuvvetli afrodizyaktır. Open Subtitles مثير الشهوة الجنسية القوي المعروف للأسماك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more