"الشىء الصحيح" - Translation from Arabic to Turkish

    • doğru şeyi
        
    • doğru olanı
        
    • doğru şey
        
    Ve düşündüğün zaman, doğru şeyi yapacağından eminim. Open Subtitles و أنا على يقين أنك عندما تفعل , ستتخذ و تفعل الشىء الصحيح.
    Sırf konuşmak için değil, doğru şeyi yapman için. Open Subtitles ليس فقط للكلام معى و لكن لعمل الشىء الصحيح
    İkimiz de yapılacak doğru şeyi biliyoruz. Open Subtitles كلانا يعرف الشىء الصحيح الذى يجب علينا فعله.
    bir şeyi bilmeni istiyorum, doğru olanı yaptığını düşünüyorum ve... Open Subtitles أريدك فقط أن تعرفى أننى أظن أنك تفعلين الشىء الصحيح
    O zamandan beri her gün düşünürüm... ..acaba doğru olanı mı yaptım? Open Subtitles منذ ذلك اليوم وأنا أتساءل هل فعلت الشىء الصحيح ؟ أتعلم جونز؟
    doğru şey birbirimizi bir daha asla görmemek mi yani? Open Subtitles لكن هل عدم رؤيتنا لبعضنا ثانية هو الشىء الصحيح ؟
    Bazen doğru şeyi yapmak, doğru şeyi yapmak değildir. Open Subtitles أحياناً يكون فعل الشىء الصحيح لا يعني بالضرورة فعل الصواب
    Bazen doğru şeyi yapmak, doğru şeyi yapmak değildir. Open Subtitles أحياناً يكون فعل الشىء الصحيح لا يعني بالضرورة فعل الصواب
    Biliyorsun doğru şeyi yaptı. Open Subtitles لكن أثناء معاقبتك له, اعلم هذا: لقد فعل الشىء الصحيح
    doğru şeyi yapmamız hepimizin çıkarına olacak. Open Subtitles ، و الآن ، و لمصلحة كل شخص فينا . سنفعل الشىء الصحيح
    Herneyse, Umarım siz kızlar burada Theta pi de öğrendiğiniz şeylerle ... bu dünyanın dışına hazırsınızdır, her zaman doğru şeyi yapmak için rehberiniz size yardımcı olacaktır. Open Subtitles على أى حال أتمنى أن تكن مستعدات للخروج إلى العالم مع الأشياء التى تعلمتوها هنا والتى سوف ترشدكم إلى فعل الشىء الصحيح
    Zamanı geldiğinde doğru şeyi yapacağından emin olamam. Open Subtitles لايمكنى التأكد أنه سيفعل الشىء الصحيح حين يأتى الوقت
    Tanrı'ya doğru şeyi yaptığımızı göstermesi için dua ediyorum. Open Subtitles وانا اصلى للرب من اجل ان يرشدنى ان كنا نقوم بعمل الشىء الصحيح
    doğru şeyi... doğru zamanda yapacağım. Open Subtitles سوف افعل الشىء الصحيح فى الوقت المناسب
    Sonra Scout ve Jim'le konuştuğunda toplum için doğru şeyi yapmak istemediğini anlıyorsun. Open Subtitles " و عندما يتحدث ل " سكوت " و " جيم تعرف انه لا يرغب بفعل الشىء الصحيح
    Hayır. doğru olanı yaptın. Bu benim hatam. Open Subtitles لا ، لقد فعلتِ الشىء الصحيح هذا خطئى ، كان يجب ان اخبرها
    Yani , bu Lisa için çok önemli birşey, ve sanırım siz doğru olanı yapıyorsunuz. Open Subtitles انا اعنى انا اعرف انه يعنى الكثير لليزا وانا اعتقد انك تفعل الشىء الصحيح
    doğru olanı yapmak ve buna rağmen kazanmak da mümkün. Open Subtitles من الصعب أن تفعل الشىء الصحيح و تبقى الفائز
    O kızın hamile olduğunu öğrendiğimde doğru olanı yaptığımı biliyordum. Open Subtitles عندما وجدت هذه البنت قد أصبحت حامل فى طفل أنا أعلم أننى فعلت الشىء الصحيح
    Eğer aradığınız çocuklar bunlar olsaydı doğru şey yapılırdı. Open Subtitles كنت سأفعل الشىء الصحيح . لو كانوا هم الفاعلين
    Eğlenceliydi, beni yanlış anlama ama doğru şey olsaydı bu, şu an iyi hissederdin. Open Subtitles كان مسليا , لا تفهميني خطأ ...لكن ...اذا كان, هذا هو الشىء الصحيح الذى يجب عمله لكنت الان تشعرين جيدا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more