"الشيء المحزن" - Translation from Arabic to Turkish

    • Üzücü olan
        
    Üzücü olan, başka kimsenin hatırlamaması. Open Subtitles الشيء المحزن أنه لا يوجد احد آخر قد تذكر
    Üzücü olan şey şu ki onu kimin kiraladığını asla öğrenemeyeceğiz. Open Subtitles كان يجب أن يربح أحد منا الشيء المحزن هو أننا لن نعرف أبداً من استخدمه
    Üzücü olan şey yıllar öncesinde bulmuş olmam. Open Subtitles الشيء المحزن .. أنني فعلت ذلك بالفعل قبل سنوات
    Asıl Üzücü olan şey, dünyanın çoğu bölgesinde yabancıların hükmen tehlikeli olduğuna, onlara güvenemeyeceğimize, bize zarar vereceklerine inanarak büyütüldük. TED الشيء المحزن حقًا هو، في أجزاء عديدة من العالم، ترعرعنا على الإعتقاد أن الغرباء خطيرون بطيبعة الحال، وأننا لا نستطيع الوثوق بهم، لأنهم قد يؤذوننا.
    Üzücü olan, onu zekice alt ettiğini düşünmesi. Open Subtitles الشيء المحزن بأنه يظن أن الوحش يغار منه
    Hayır, Üzücü olan şey şu ki, esrar laboratuarlarının patlaması çok normal. Open Subtitles لا, الشيء المحزن هو ان حوادث مختبرات "الميثان" شيء طبيعي جداً
    Hayır, asıl Üzücü olan Adam West'in televizyonun Batman'i olduğunu bilmemen. Open Subtitles لا, الشيء المحزن هو أنك لا تعرفين أن "آدم ويست" مثل دور الرجل الوطواط
    Asıl Üzücü olan ne biliyor musun? Open Subtitles وأتعلم ماكان الشيء المحزن ؟
    Üzücü olan şu ki, sen Dubois'den daha yeteneklisin. Open Subtitles الشيء المحزن هو، بأنك موهوبٌ أكثرَ من (دوبوا).
    Üzücü olan ise... Open Subtitles الشيء المحزن هو ..

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more