"الشّرطة" - Translation from Arabic to Turkish

    • Polis
        
    • Polisler
        
    • polisi
        
    • polise
        
    • polisleri
        
    • polisin
        
    • Polisten
        
    • Polisle
        
    • Polislere
        
    • polislerle
        
    • Police
        
    Bu noktada, danışman olası bir cinayetle ilgili Polis müdürlüğünü bilgilendirdi. Open Subtitles في هذه المرّة، المُستشار، أخبر قسم الشّرطة من مُحتمل رمز 187.
    Yaklaşık 15 yıl önce Şikago'da eski Polis merkezlerini değiştirip tüm şehirde bu aynı model binaları yapmaya başladılar. TED منذ نحو ١٥ سنة في شيكاغو، بدأوا باستبدال مراكز الشّرطة القديمة، و بنوا هذا النموذج المتطابق في كل أرجاء المدينة.
    Eğer Polisler kızkardeşimi de ayartmışsa, belki onu öldürenler de onlardır. Open Subtitles لو أن الشّرطة ورّطت أختي ربّما يكونون هم من قتلوها أيضاً
    Eğer polisi ararsam 10 dakika içinde burda olurlar. Open Subtitles إذا إتّصلت على الشّرطة سيصلون خلال عشرة دقائق
    polise gidelim ve onlara heşeyi anlatalım. Open Subtitles سوف نذهب إلى الشّرطة. و سوف نقول لهم كُلّ شيء.
    Bakın, ben polisleri peşimden düşürmeye çalışıyorum, tamam mı? Open Subtitles أنظري ، أنا أحاول التخلّص من الشّرطة فقط ، حسنا؟
    Ama bu delillerin hiçbiri, polisin suç mahallinde çektiği gizli görüntülerden daha açık değildi. Open Subtitles من الإعلان المبوّب لتسجيل الشّرطة لمشهد الجريمة خطوة بخطوه
    Kuzey Lawndale'de insanlar Polisten ve Polis merkezinin yanından geçmekten bile korkuyor, bir ihbar için bile. TED في شمال لاونديل، يخاف النّاس من الشّرطة أو من الذّهاب إلى أي مكان يجاور مركز الشرطة، حتّى للإبلاغ عن جريمة.
    Biz de her iki grubun da katıldığı bu fikir toplantısını organize ettik ve Polis merkezi için tamamen yeni bir fikir bulduk. TED لذلك نظمنا هذه الجلسة لإيجاد الأفكار حيث يشارك فيها مجموعتان، و لقد خلُصنا إلى فكرة جديدة برمتها من أجل مركز الشّرطة.
    Şu düşünceye dayanıyor; Polis ve mahalle sakinleri arasındaki olumlu sosyal etkileşimler için fırsatları artırabilirseniz, bu ilişkiyi yeniden kurabilir ve aynı zamanda mahalleyi de aktif hâle getirebilirsiniz. TED إنّها قائمة على فكرة أن إذا كان بإمكانك زيادة الفرص من أجل تفاعل إجتماعي إيجابي بين الشّرطة وأفراد المجتمع، يمكنك بناء هذه العلاقة و تنشيط الحيّ في آنٍ واحد.
    Böylece belediyenin ve parkların da yardımıyla para toplayıp Polis merkezi otoparkının üzerine bir yarı saha tasarlayıp inşa edebildik. TED بمساعدة المدينة والمتنزّهات، استطعنا جمع الأموال وتصميم وبناء نصف ملعب، بجانب موقف سيّارات مركز الشّرطة.
    Polis arabalarını gördünüz ya. Arıyoruz. Open Subtitles سيّارات الشّرطة التي رأيتها تلك إننا نبحث عنه
    - Seni orospu çocuğu. Az önce bir linç kitlesi oluşturdun. - Senin Polis gücün yok. Open Subtitles ـ أنت وغد، أنت فقط خلقت الغوغائيّة ـ لن تحصل على دعم قوات الشّرطة
    Siz Polisler her şeyi bildiğinize yemin edersiniz. Open Subtitles لقد أقسم رجال الشّرطة بأنّك تعرف كلّ شيء يا رجل
    Polisler uyuşuk ve işimiz büyümüş hâlde. Open Subtitles الشّرطة لا تحرّك ساكناً . وأعمالنا تنفّذ
    Polisler de rapor doldurmam gerektiğini, bankayı aramam gerektiğini söylüyorlar. Open Subtitles الشّرطة لم تنفّك تخبرني أن أملأ بلاغاتٍ وأتّصل بالمصرفِ.
    Onu tutuklamak için yeterli kanıta sahip olduğumuz an polisi araya sokacağız. Open Subtitles حالما نحصل على دليلٍ كافٍ لنعتقله، سنُشرك الشّرطة.
    Durum böyleyken, bu sefer polisi bulaştırmak iyi bir fikir olabilir. Open Subtitles أعتقدُ، تحت هذه الظّروف، لربّما تكون فكرةً سديدةً أن تحضر الشّرطة في هذه المرّة.
    Annesine, polise, Tanrı'ya ne söyleyeceğinin önemi kalmayacaktı. Open Subtitles لا يهمّ ما أخبر أمّه به... أو الشّرطة أو الرّبّ...
    Tabii ki geleceğim. Katil, polisleri kovmak için hep gelir. Open Subtitles بالطّبع سأكون هناك، القاتل دومًا يظهر ليرمي رجال الشّرطة.
    polisin halka açıklamadığı önemli bir nokta varmış. Open Subtitles لقد أبقتْ الشّرطة معلومات من الخروج إلى العلن.
    Polisle konuşmayı unut. Ben denedim. Open Subtitles انسَ أمر التحدّث إلى الشّرطة لقد حاولت ذلك للتوّ
    Polislere, kadınlara, paraya. Tanrıya şükür, Çünkü bu öfke çocuklarımı çocuklarımın üniversite masraflarını karşılayacak. Open Subtitles الشّرطة ، النّساء ، المال ، شكرًا للرّب، لأنّ هذا الغضب سيدخل أولادي للجامعة.
    Ben polislerle konuşmam, dostum. Open Subtitles لا أريد الحديث مع الشّرطة يا رجل
    He's okay. The Police got him! Open Subtitles هو بخيّر الشّرطة أمسكته

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more