"الصدريّ" - Translation from Arabic to Turkish

    • göğüs
        
    Beni anahtarlarımı vampir gücümle göğüs boşluğunuza fırlatmamı isteten 4 kelime işte. Open Subtitles خمس كلمات تجعلني أريد قذف مفاتيحي بقوّة مصّاص الدماء في قفصك الصدريّ.
    göğüs kafesinde bu kadar küf olduğunu hatırlamıyorum. Open Subtitles لا أتذكّر وجود هذا القدر من العفن على القفص الصدريّ من قبل.
    - göğüs tübünde büyük bir çatlak var. - Neler oluyor? Open Subtitles لديها تسرّب كبير في الأنبوب الصدريّ - مالذي يجري ؟
    göğüs kafesine bak. Open Subtitles في الغالب انظري إلى قفصها الصدريّ
    - Sabaha taburcu edilmiş olur herhâlde. - Pek sayılmaz. göğüs boşluğunda kanaması var. Open Subtitles ليس تماماً لديه نزيفٌ في تجويفه الصدريّ
    - Havayı göğüs boşluğuna pompalıyor. Open Subtitles -إنّها تسحب الهواء لداخل تجويفها الصدريّ
    Lincoln'ı sağ göğüs kafesinden, akciğerinin alt kısmını sıyıracak şekilde vuracağım. Open Subtitles سأطلق النار على (لينكولن) عبر القفص الصدريّ مباشرةً كاشطةً ربع الدائرة السفليّ من رئته اليمنى
    göğüs kafesinin altındak organları inceledim... Open Subtitles فحصت الأعضاء في القفص الصدريّ...
    Rayna, onun göğüs kafesine doğru bir hissesini vurdu Open Subtitles سلامة؟ إن (رينا) أطلقت وتدًا اخترق قفصها الصدريّ يا (مات)!
    Sıradan bir cerrah o boruyu çıkarmaya çalışsa onlar daha yarayı dikemeden Bay Litchfield'ın göğüs boşluğu kanla dolar ve ölür. Open Subtitles أنظري، لو جرّاح عاديّ أخرج ذاك الأنبوب، فسيدمّى التجويف الصدريّ للسيّد (ليتفيلد). قبل تمكنهم من تقطيب بيت النزيف، و سيموت.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more