"الصدر و" - Translation from Arabic to Turkish

    • Göğsünde ve
        
    • Göğüs ve
        
    • Göğsünden ve
        
    Bir de uyluklarında, Göğsünde ve karnında yüzülmeler var. Open Subtitles كذلك يبدو بأنه تمّ فركها بداخل الفخذ , الصدر و البطن
    Bir tane karın bölgesinde, bir tane Göğsünde ve bir tane de boynunda. Open Subtitles واحدة في البطن و واحدة في الصدر و أخرى في العنق.
    Göğsünde ve karnında geniş ezikler var. Open Subtitles كدمات ضخمة في الجزء الأيمن من الصدر و البطن
    24 yaşında, Göğüs ve karından çok sayıda bıçak darbesi almış. Open Subtitles 24سنه , عده جروح ناجمه عن الطعن في الصدر و البطن
    Göğüs ve karın kısmına daha başlamadım bile ama şimdiden söyleyecek çok şeyim var. Open Subtitles أنا ما بدأت حتى على الصدر و البطن وأنا سيكون عندي أكثر لإخبارك ثمّ.
    Jake Göğsünden ve karnından bıçaklanmış. Open Subtitles لقد عانى (جاك) من طعنات عدة فى الصدر و البطن
    Boynunda, Göğsünde ve midesinde. Open Subtitles واحدة في الرقبة، و الصدر و المعدة.
    Göğsünde ve karnında bıçak yaraları var. Open Subtitles طعنات متعدّدة ، في الصدر و البطن
    Göğsünde ve karnında bıçak yaraları var. Open Subtitles طعنات متعدّدة ، في الصدر و البطن
    Göğsünde ve karnında künt travma var. Open Subtitles تعاني من صدمة قويّة في الصدر و البطن
    Kafada, Göğüs ve kollarda yanık ve kesikler var. Open Subtitles ضيق تنفس في الجانب الأيسر هناك حروق و كدمات في الرأس و الصدر و الذراعين
    Göğüs kafesinde dört bıçak yarası bir tane de midede, yakın zamanda olmuş gibi görünen Göğüs ve kollarında ezikler var ve... Open Subtitles أربع جروح طعنات على الصدر وواحدة على المعدة وكدمات على الصدر و الذراع وكلاهما تبدو حديثة
    Yıkamak, mikrop türlerinin panzehiridir, yaygın bulaşıcı göz, kulak, Göğüs ve deri hastalıklarına çaredir. Bu hastalıklar yaşamın ilk beş senesinde ortaya çıkarsa, o organlara kalıcı olarak hasar verirler. TED أمراض العين و اللأذن الشائعة و المعدية الصدر و الجلد اذا حدثت هذه الأمراض خلال الخمس سنوات الأولى من الحياة تقوم بتدمير هذه الأعضاء بشكل دائم
    Sorun kalbinde değil. Belirsiz Göğüs ve karın ağrısı. Open Subtitles إنه فقط ألم غير معرف في الصدر و المعدة
    Şimdi Philip, Göğüs ve kalça kısmını zeytinyağıyla ovala. Open Subtitles أفرك الصدر و الأفخاذ بزيت الزيتون
    Göğsünden ve midesinden bıçaklanmış. Open Subtitles . تم طعنها في الصدر و المعدة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more