"الصعبه" - Translation from Arabic to Turkish

    • Zor
        
    • zorlu
        
    • dostuma kötü
        
    • yaşayarak
        
    Pekala sert çocuk, bunu kolay yoldan ya da Zor yoldan yapabiliriz. Open Subtitles حسنا يا رفاق يمكننا ان نفعل ذلك يالطريقه السهله او بالطريقه الصعبه
    Sen sadece tabaklara turşu koymaya devam et, üniversiteli çocuk. Ve Zor işleri de bana bırak. Open Subtitles ضع المخلل على طبق كل شخص ودع الامور الصعبه لي
    Zor sorunlarla duyarlı ve olgun bir şekilde baş edebiliyorum. Open Subtitles و أنا مؤهل للتعامل مع الحالات الصعبه بطريقه حساسه و ناضجه
    Bu benim başımdan geçen en zorlu şeylerden biriydi. Open Subtitles لقد أحد الأشياء الصعبه التى لم أمر بها أبداً
    Ben sadece dostuma kötü anında yardımcı olmaya çalışıyorum. Open Subtitles أردت فقط أن أساعده خلال أوقاته الصعبه
    Zor bir zamanda aileyi karar verme ıstırabından kurtarmak için. Open Subtitles هذا من شان تحفظ الكثير من القرارات الصعبه للعائله
    Sadece kolay görevlerde değil. Zor olanlarında da. Open Subtitles ليس في المعارك السهله فقط انما في الصعبه ايضا
    Bir lider için o şartlar altında kuşatmayı sürdürmekten daha Zor bir sınav olamaz. Open Subtitles لا اتخيل اختبار اصعب من هذا لقائد بان تتحمل حصار مثل هذا في تلك الظروف الصعبه
    "...en Zor günlerimde yanımda olan, asla unutmayacağım dostuma." Open Subtitles رفيقى الذى كان معى خلال المواقف الصعبه,لن انسى ابدا
    - Haklısın. "En Zor günlerimde yanımda olan ve kıçımı kurtaran dostuma." Open Subtitles صديقى الذى كان معى خلال المواقف الصعبه , وانقذ حياتى
    Bunu Zor yoldan yaparsak kimin zarar göreceğini biliyorsun. Open Subtitles اذا لجئنا للحلول الصعبه فأنت تعرفين من الذي سيعاني
    Seni Zor günler bekliyor olabilir, evlat ama gerçek şu ki, ben de hep böyle bir şey yapmayı hayal etmiştim. Open Subtitles أنت يجب أن تتوقّع بعض الأوقات الصعبه لكن فى الحقيقه , لقد كنت أحلم أن أفعل مثلكم
    Michelle bana geçmişte Zor zamanlar geçirdiğini söyledi. Open Subtitles ميشيل اخبرتني انك كنت تمرين ببعض الاوقات الصعبه مؤخرا
    Bunu kolaylıkla veya Zor yoldan.. halledebiliriz. Open Subtitles نستطيع فعل ذلك بالطريقه السهله او الطريقه الصعبه
    Çocuklar, bu işi kolay yoldan da Zor yoldan da halledebiliriz. Open Subtitles نستطيع فعل ذلك بالطريقه السهله او الطريقه الصعبه
    Bu işi isterseniz kolay, isterseniz Zor yoldan hallederiz. Open Subtitles حسناً , هل سنفعلها بالطريقة السهلة أم الصعبه
    Okulu arayıp, Max'i özel öğretmene vermelerini söyleyeceğim ki bu zorlu periyodu geçebilsin. - Sadece akademik konulardan bahsetmedi. Open Subtitles ليساعده في هذه المرحله الصعبه الان يجب ان اعود لهذا الاجتماع
    Bu tarz zorlu durumlardan kurtulma konusunda her daim iyi olmuştur. Open Subtitles كانت دائما جيده في اخراج نفسها من المواقف الضيقه " الصعبه"
    Bu yüzden, bir sürü zorlu ders aldım. Open Subtitles لهذا انا استطيع تحمل الدروس الصعبه
    Ben sadece dostuma kötü anında yardımcı olmaya çalışıyorum. Open Subtitles أردت فقط أن أساعده خلال أوقاته الصعبه
    İnsan davranışlarının sonuçları olur. Bazı insanlar bunları yaşayarak öğrenirler. Open Subtitles هناك عواقب لأفعال الانسان بعض الناس تتعلم بالطريقه الصعبه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more