"الصهباء" - Translation from Arabic to Turkish

    • Kızıl
        
    • kırmızı
        
    • kızılla
        
    • kızılın
        
    • saçlı olan
        
    Biliyorsun, hani şu büyük Kızıl kaltağın oynadığı yeni film. Open Subtitles كما تعلمون، إنه ذلك الفلم الجديد ببطولة تلك العاهرة الصهباء
    Beni vurmak istemezsin Kızıl. Yemin ederim, buradaki kötü ben değilim. Open Subtitles أنصحك ألا تقتليني أيتها الصهباء أؤكد لك أنني لست الشرير هنا
    Kızıl saçlı kıza ayıcık kazanmak uğruna 3 doları hiç etmiştin. Open Subtitles لقد فجرت 3 اوزات في محاولة الفوز بدمية الدب لتلك الصهباء
    Eğer o Kızıl saçlı sağlıklı ve mutlu kalsın istiyorsan... Open Subtitles إذا كنت ترغب في الأبقاء على الصهباء المعينة بصحة وسعادة
    Büyük Kızıl burnunun giremeyeceği yerlere sokmaya çalışan... büyük kırmızı kaltak. Open Subtitles لالالا الفيلم الذي تحشر فيه العاهرة الصهباء أنفها الكبير في أماكن لا تعنيها
    Huysuz, çirkin, sarışın, Kızıl zengin, yoksul ama nikah kokusu alır almaz, tüyerim. Open Subtitles أعنى الفبيحة و الشقراء و الصهباء الغنية و الفقيرة و لكن حين أشم رائحة الكنيسة إننى أهرب
    Oh, yani, milletin sırlarını gizlemekten bıkan büyük Kızıl kaltak. Open Subtitles أو،تقصدين الفيلم الذي سئمت فيه العاهرة الصهباء من الناس الذين يكتمون أسرارا
    Hey. Büyük Kızıl kaltak hakkında dediklerine dikkat et. Open Subtitles أنتِ، احترسي مما تقولينه عن العاهرة الصهباء الكبيرة
    Ama bu Kızıl, doğru olmayan bir şey yaptığında içimde bir şeyler canlanıyor! Open Subtitles تصقصق تلك الصهباء, فثمة شيء ما يحيا في داخلي
    Sonra da Kızıl saçlıya, sarışını öptürecektim. Open Subtitles ثم أجعل الصهباء تقبل الشقراء لقد خططت لكل هذا
    Sen ve Kızıl saçlıdan konuşmamıza ne dersin? Open Subtitles ما رأيك أن نتحدث عن الصهباء بدلاً من ذلك؟
    -Sesinin tonuna dikkat et Kızıl. Open Subtitles لسنا على المركب اللّعين، أليس كذلك؟ أنت انتبهي لنبرتك، أيّتها الصهباء
    O Kızıl saçlı ajana nasıl baktığını gördüm. Grace. Open Subtitles رأيتُ الطريقة التي نظرتَ فيها إلى تلكَ العميلة الصهباء
    Aklımı okudun Kızıl. Open Subtitles أنتِ تقرأين أفكاري أيتها الصهباء أرسلت لكِ للتو البيان
    Hayaletin Kızıl saçlı kadını tanıdığına emin misin? Open Subtitles أذن تعتقدين أن المرأة الصهباء كانت تعرفه؟
    Kızıl saçlı bayan, Cadılar Bayramı şekerini kendi yapıyor. Open Subtitles تلك السيدة الصهباء تصنع حلوى عيد القدّيسين بنفسها
    Yeşil elbiseli Kızıl saçlı bir kızın yanında dans ediyordun galiba. Open Subtitles وكنت ترقصين بجانب الفتاة الصهباء ذات الفستان الأخضر
    Para yoksa yeni avukat da yok, seni aptal kırmızı kafa! Open Subtitles لن يكون هناك محامٍ آخر إن لم يكن لديكِ أي نقود أيتها الصهباء الغبية
    Esmer olana söz yüzüğü taktıktan sonra en iyi arkadaşı kızılla yatmışsın. Open Subtitles لقد أعطيت السمراء خاتم لما قبل الخطوبة، ثمّ ضاجعت صديقتها المُقرّبة الصهباء
    Adam sağlam ayak değil ama kendisini paketleyen kızılın 20'lerinde olduğunda yemin etti. Open Subtitles -الرجل في وظيفة بالجنوب ولكنه أقسم بكل شيء أن الصهباء التي سرقته كانت في العشرينات ...
    Evet, bir adamla beraber. Kızıl saçlı olan benim kızım da. Open Subtitles نعم ، معها رجل الصهباء تكون ابنتي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more